Salma Hayek’in Hikâyesi, Aşkın En Beklemediğiniz Anda Sizi Bulduğunu Kanıtlıyor

Bazı insanlar aşkın, onu aramayı bıraktığımız zaman ortaya çıktığına inanıyor. Çöpçatanlar da bunun kısmen doğru olduğunu belirtiyor, çünkü kendimize bir hayat arkadaşı bulmaya odaklandığımız zaman, stresimiz kilometrelerce öteden bile yüzümüzden okunabilir oluyor. Oyuncu olarak ilklere imza atan, dünya çapındaki fenomen Salma Hayek, tıpkı bazılarımız gibi ’’ruh eşini’’ bulma fikrinden vazgeçmek üzereydi, ta ki kocasıyla tanışana kadar.

Olumlu Bak ekibi olarak, Salma Hayek’in aşk hikâyesini okuduğumuzda çok heyecanlandık ve kalıcı aşkının sırrını öğrendik. Şimdi de onu sizinle paylaşmak için can atıyoruz!

Salma Hayek, oyuncu olma hayalinin peşinden gitmek için üniversiteyi bıraktı.

Salma Hayek, 90’larda ABD film sektöründe başarılı bir kariyer yapabilen ilk Latin Amerikalı kadınlardan biri olarak ön plana çıktı. 30 yılın ardından, hâlâ oldukça ünlü biri olmaya devam ediyor ve görünüşe göre onu durdurabilen hiçbir şey yok. En meşhur rollerinden biri, Antonio Banderas ile birlikte yer aldığı Desperado adlı klasikteki karakteri olmuştur.

Salma Hayek’in, Hollywood’daki ilk senelerinde birkaç tane ilişkisi oldu. Bizim hatırlayabildiklerimizden biri, 1999 yılında Edward Norton ile olan beraberliği. Bir müddet sonra John Lucas ile çıktı ve çok geçmeden de şimdiki kocası François-Henri Pinault ile tanıştı.

Hayek tam yalnızlığı kabullenmek üzereyken, hayat arkadaşını buldu.

2006 yılında, Hayek 39 yaşındayken, kendi deyimiyle ’’mükemmel erkeği’’ buldu. Kadın oyuncu, hikâyenin detaylarını gizli tutuyor ve bu durumu, ’’Aşırı romantik ve inanılmaz bir hikâye, ama o benim hikâyem. Kendimi daha ilgi çekici yapmak için onu bir masala dönüştürerek basitleştirmek istemiyorum.’’ şeklinde açıklıyor.

Salma Hayek, Pinault’un hem kişisel hem de mesleki olarak başına gelen en güzel şey olduğuna inanıyor. Onunla tanışmadan önce, kendi başına nasıl çocuk sahibi olacağını bulmaya çalışıyordu ve hayatında aşk diye bir şeyin hiçbir zaman olmayabileceği düşüncesini kabullenmişti.

’’Sonra asla aklıma gelmeyecek ya da isteyebileceğimi düşünmediğim biri hayatıma girdi ve o, bana göre tamamen kalıpların dışında bir insandı. Arayış içinde değildim, ama hazırdım ve ortadaydım. Hayatımda tanıdığım en şanslı insan benim.’’

Salma Hayek geç yaşta anne oldu, ama hiçbir pişmanlığı yok.

Çift, 2006 yılında nişanlandı ve aynı zamanda birlikte ilk çocukları olacak Valentina Paloma Pinault’un müjdesini verdi. Hayek, 41 yaşında anne oldu ve doğum yaptıktan sonra Hollywood’u bırakmayı düşündüğünü daha sonra itiraf etti. ’’Bence geç yaşta çocuk sahibi olduğum için daha iyi bir anneyim, ama yoruluyorum, yalan yok...’’ diye belirtti.

Salma Hayek, kocası François ve kızları Valentina ile beraber.

Oyuncu, anne olduktan sonra oyunculuğu bırakmak istedi.

Oyuncu, çalışma isteğini kaybettiğini ve kariyerine son vermeyi düşündüğünü belirtti. 2 seçeneği vardı, ya başarılı olup olmayacağı belli olmayan bir film çekecekti ya da çocuğunun yanında kalıp, bu değerli zamanın hiçbir anını kaçırmayacaktı. ’’Hem zaten kariyerim 2 sene içinde bitecekse ne fark ediyor ki?’’ dedi Hayek.

Onu Hollywood’a geri dönmesi için cesaretlendiren kişi ise kocası Pinault oldu. Ona ’’Artık çalışmak istediğimi sanmıyorum.’’ dediğinde kocası, ’’Hayır olmaz, çalışmaya geri dönüyorsun.’’ diye cevap verdi.

Hayek, daha sonra bu durumu, ’’Sonrasında bana çok güzel bir şey söyledi: ’Ben senin filmlerinden mahrum kalmak istemiyorum. Ben seni izlemek istiyorum. Ayrıca, henüz insanlara elinden gelenin en iyisini göstermedin. O yüzden, ışığının bir kısmını dünyayla paylaşmadan vazgeçemezsin.’ Yani kocam bir bakıma, ’Ayağa kalk ve kendini göster’ diyerek beni ikna etti ve haklıydı da.’’ diyerek açıkladı.

Evliliklerini yürütmelerinin sırrı çok basit: Sorunlara odaklanıyorlar.

Hayek-Pinault ailesinde anlaşmazlıklar yaşandığı zaman, birbirlerini suçlamak yerine bütün enerjilerini sorunu çözmeye odakladıkları bir strateji uyguluyorlar. Asla suçu birbirlerine atmıyorlar ve ’’Bunu ya da şunu yapman gerekiyordu’’ gibi cümlelerle yakınmıyorlar. ’’Hayır!’’ diyor Hayek. ’’Bütün enerjimizi sorunu nasıl çözeceğimize odaklıyoruz.’’

Bu yaklaşım sayesinde hiçbir zaman birbirlerine hoş olmayan şeyler söylemiyorlar ve ilişkilerinde dargınlığa yer olmuyor.

Hayek, gururla şunları söyledi: ’’15 yıldır birlikteyiz ve aşkımız güçlü.’’ Pinault onun daha iyi bir insan olmasına yardımcı oldu. ’’Kocacığım ne kadar zor olursa olsun işini bitirir ve bana inanın, gerçekten çok fazla sorumluluğu var. Ancak yine de yüzünde daima kocaman bir gülümseme olur, evdeyken mutludur, beni ve çocukları görünce sevinir ve bizi güldürür.’’

Ruh eşinizle tanıştığınızda kaç yaşındaydınız? Sizce anne olmak için en iyi yaş nedir? Yorumlar kısmında düşüncelerinizi bizimle paylaşın.