Vin Diesel ile Paloma’nın Az Bilinen Ve Hâlâ Yazılmaya Devam Eden Aşk Hikâyesi
Aşkı bulmak, birçok kişinin hayata geçirmeye çalıştığı bir rüyadır. Aşk, bazen zaman alır bazen de en beklenmedik anda karşınıza çıkabilir. Ama gerçek şu ki, aşkı beklediğiniz her dakika buna değer. Bu görüş, işinde başarıya ulaşıp bunun keyfini uzun süre çıkardıktan sonra hayatının aşkını bulmayı ve bir aile kurmayı hayal eden Vin Diesel’a ait.
Olumlu Bak olarak, Vin Diesel’in aşkı arayışının ve nihayetinde hayatını değiştirip, ona üç güzel çocuk vererek rüyalarını gerçekleştiren kadınla olan ilham verici hikâyesini sizinle paylaşmak istedik.
Aile kurmak için ilham aldığı olay
Hızlı ve Öfkeli serisinin başarısının ve yarattığı adrenalin patlamasının keyfini çıkaran Vin Diesel, hızlı araba sahnelerine bir süre ara vererek bir aile komedisi olan Komando Dadı isimli bir filmde rol aldı. Filmde, 5 çocukla birlikte oynaması, oyuncunun içinde birden baba olma isteği uyandırmıştı. Diesel, bunu “Bu film, gerçekten içimde çocuk sahibi olma arzusunu ortaya çıkarmaya başladı.” diyerek itiraf etti. Ancak aktör, o sıralarda hayatının aşkını bulmanın hayalini de kuruyordu.
Bekleyişi buna değdi.
Oyuncu, hiç beklemediği bir günde, tanıştıkları andan itibaren âşık olduğu Meksikalı bir modelle karşı karşıya gelene kadar, hayatının aşkını bulmasının ve baba olacak kadar olgunlaşmasının uzun yıllar aldığı itirafında bulundu. Âşık olduğu kadının adı Paloma Jimenez’di ve kendisi Acapulco, Guerrero doğumluydu.
Paloma, modellik kariyerine Meksika’da başlamıştı ve dünyanın en tanınmış markalarından bazılarının reklamlarında ve kampanyalarında yer almıştı. Ayrıca, kendisine daha iyi fırsatlar yaratmak için Amerika Birleşik Devletleri’ne taşınmadan önce çeşitli ajansların fotoğraf çekimlerine katılmıştı.
Vin ile Paloma 2007 yılından beri birlikteler, ama ilişkilerini hep gizli tutmayı tercih ettiler. Diesel bir keresinde birlikteliklerini mahremiyet içinde yaşamak istediklerinden “Özel hayatımızın diğer bazı oyuncularınki gibi dergi kapaklarına konu olmasına izin vermeyeceğim. Ben de Harrison Ford, Marlon Brando, Robert De Niro, Al Pacino gibi özel hayatımız konusunda sessiz kalma hakkımı kullanıyorum.” demişti.
Bu arada, model eşinden 16 yaş büyük olan oyuncu, ilişkileri hakkında çok olumlu ifadeler kullanıyor. 2014 yılında Instagram’da eşinin, oğullarını kucaklarken çekilmiş bir fotoğrafını paylaştığında Paloma’yı “Maya Kraliçesi” olarak adlandıran aktör, “Bir erkeğe çocukları için sevgi dolu bir anneden daha büyük bir hediye yoktur!” demişti.
Harika bir arkadaştan çok değerli bir öğüt
Çıkmaya başladıktan bir yıl sonra, Diesel ve Jimenez’in ilk bebekleri dünyaya geldi, ancak oyuncunun, küçük kızları doğmadan önceye dayanan ve içimizi ısıtan bir anekdotu var. Diesel, 2008 yılındaki Hızlı ve Öfkeli 4 filminde rol alırken, tam o sıralarda kız arkadaşı doğum yapmaya hazırlanıyordu. Bu yüzden, kişisel ve profesyonel yükümlülükleri arasında bocalıyordu ki başrolü paylaştığı Paul Walker imdadına yetişip, ona harika tavsiyeler verdi.
Diesel o günleri, “Bir sırrım vardı. Dünyada hiç kimseye kızımın doğmak üzere olduğunu söylemeyecektim.” diye hatırlıyor. Paul, bir şeyin dostunu rahatsız ettiğini fark edince ona neler olduğunu sormuştu ve Diesel de dayanamayıp, sırrını ona anlatmıştı. Diesel, yaşadıklarını “Paul’un bana söylediklerini asla unutmayacağım. Bana ’Vin, eşinin hastane odasına git ve kızının göbek bağını sen kes. Bu, hayatının en güzel günü olacak’ demişti.” diye aktarıyor.
Ne mutlu ki Diesel, arkadaşının tavsiyesine harfiyen uydu. Ama ondan önce hâlâ bazı şüpheleri vardı. “Paul’a, ’Tamam, doğumhanede olmalıyım, ama bu nasıl olacak?’ diye sordum.” Bunun karşılığında o da bana, “Biliyorsun, birçok erkek sana ’Sakın... Asla kaldıramazsın... Eşine bir daha asla aynı gözle bakamazsın’ diyecektir, ama hayatında belki de yapacağın en iyi şey bu olacak!” diye tavsiyede bulunmuştu.
Diesel, doğum sonrası hislerini paylaşırken “Bebeğimizi bizzat doğurtmak dışında her şeyi yaptım. Göbek bağını ben kestim. Bu işe hayal edebileceğimden daha fazla hazırdım ve bunu yapmamın kızımla olan bağıma katkısı paha biçilmezdi.” dedi. Oyuncu, ayrıca Paul Walker’ın kendisinin baba olma sürecindeki tesirini paylaşmak için Facebook’ta “O, babalığa geçiş sürecimin önemli bir parçasıydı.” diye yazmıştı.
Baba olma hayalinin gerçekleşmesi
Vin ve Paloma, 2 Nisan 2008 tarihinde doğan ilk kızlarına Hania Riley Sinclair adını verdi. Şimdi Haina, annesiyle babasına neredeyse her zaman film galalarında ve kırmızı halıda eşlik ediyor. İki yıl sonra ise film dünyasına ilk adımını Hızlı ve Öfkeli 9 filmiyle atan ve babasının seri boyunca canlandırdığı karakter Dominic Toretto’nun gençlik yıllarını oynayan Vincent Sinclair doğdu.
Son olarak, 16 Mart 2015 tarihinde, Vin ve Paloma’nın Paul Walker’ın onuruna Pauline Sinclair adını verdikleri bir kız bebekleri daha oldu. Vin, bunu yapmasının, onun hatırasını ailesinin bir parçası olarak akıllarında tutmalarının bir yolu olduğunu açıkladı. Küçük kızının doğduğu gün Diesel, Paul’un orada olduğunu hissetmişti. Diesel, o anı “O da odadaydı. Göbek bağını keserken aklımda başka kimse yoktu. Sadece... Onun orada olduğunu biliyordum.” diye hatırlıyor.
Dünyadaki en önemli şey ailedir
Bu, sadece Dominic Toretto’nun sloganı değil, aynı zamanda gerçek hayatta da üç çocuğu için elinden geleni yapan Vin Diesel, bu düsturu ailesinin bir numaralı önceliği olarak görünüyor. Vin, çocuklarıyla çok gurur duyuyor ve iyi bir filmin keyfini çıkarmak için onları da kırmızı halıya çıkarmaktan çekinmiyor.
Spot ışıklarından çok uzakta bir çift
Çift, mahremiyetleri konusunda çok dikkatli olmasına rağmen Vin Diesel, her fırsatta Paloma’yı övmekten geri kalmıyor. “Söyleyecek söz bulamıyorum. O, nefes kesici güzellikte birisi. O, benim her şeyim.” diyen Diesel, sözlerine “O, ayrıca muhteşem bir anne ve birçok yönden harika bir insan.” diye devam ediyor.
Ayrıca oyuncu, Avrupa’da o kadar kolay tanınmadığı için eşiyle Avrupa’da sevgili tadında randevulaşmayı tercih ettiğini belirtiyor. Diesel, ünlüler arasındaki ilişkilerin çılgınca olduğuna inanıyor. Oyuncu bu çılgınlığı, “İnsanlar çöpünüzü karıştırıyor, Starbucks’ta fotoğrafınızı çekiyor, soyadlarınıza Bennifer tarzı yakıştırmalarda bulunuyorlar.” diye açıklıyor.
Bu çift, gerçekten de Hollywood’un en güzel ve sevilen çiftlerinden biri! Peki, siz de yorumlar kısmında bize kendi aşk hikâyenizden bahsetmek ister misiniz?