Bir Kadın, Yüzündeki Tüyleri Almayı Bıraktı ve Bir Yıl Sonra Hayatının Nasıl Değiştiğini Paylaştı
Eldina, yüzündeki tüyleri almayı bırakmaya karar veren Kopenhaglı genç bir kadın ve bu yolculuğunu sosyal medya hesabından belgeleyerek dikkatleri üzerine çekti. Bunu yaparken herkesi memnun etmeye çalışmak yerine, insanların kendilerine daha fazla güvenmelerine ve kendilerine karşı dürüst olmalarına yardımcı oldu.
Olumlu Bak ekibi olarak, Eldina’nın hikâyesinin hepimiz için çok ilham verici olacağını düşünüyoruz. O yüzden, bir röportaj için onunla iletişime geçmeye karar verdik. Eldina’dan öğrendiklerimizi bu makalemizde okuyabilirsiniz.
Bir gecede olan bir şey değildi.
Eldina, yüzündeki tüyleri almayı bir anda bırakmaya karar vermedi ve bu, ani bir karar da değildi. Kademeli bir süreçti ve Eldina, bu süreçten şöyle bahsetti:
“Birdenbire olan bir şey olduğunu söyleyemem, ama görünürde bir sebep yokken tüylerimi almak zorunda kalmak giderek daha fazla sinirimi bozuyordu. Erkeklerin tüylerini almadan dışarı çıktığını görüyorum, öyleyse ben neden bunu yapmak zorundayım? Tıraş olmaya ya da tüy almaya karşı değilim, ama her kadından bunu sürekli yapmasının beklenmesi beni rahatsız ediyor.”
Eldina gibi düşünen birçok insan var.
Yaşadığımız toplumda kadın ve erkek için farklı standartlar var ve sadece Eldina değil, onunla konuşan diğer kadınlar da Eldina gibi düşünüyorlar. Eldina, “Birçok kadın bana yazdı ve bunu istemedikleri hâlde kendilerinin de tüylerini aldırma baskısı hissettiklerini söyledi. Buna sebep olan şey ise toplumun onlar üzerindeki baskısı ya da vücutlarında kıl olduğu için maruz kaldıkları zorbalık.” dedi.
“Pek çok kadın bana, tüylü veya belirgin vücut kılı olan tek kadının kendileri olduğunu hissettiğini yazdı. Ancak gerçekte, aynı durumu yaşayan binlerce kadın var ve bir kadın olarak vücut kıllarına sahip olmak olağanüstü bir şey değil. Bu hususta erkeklerden belki 100, kadınlardan ise en fazla 4-5 olumsuz mesaj almışımdır.
Farklılık olarak ele alacak olursam, temelde hiçbir şey yapmamış olarak çok fazla dikkat çektim. Ancak düşününce bu gerçekten çok garip, çünkü bir erkek belirgin kaşları olduğu için tepki çekmiyor, peki ben neden çekiyorum?”
Kim olduğunuz, insanların sizin hakkınızda ne düşündüğünden daha önemli.
Kendinize karşı dürüst olmak çok önemli. Ayrıca, sizi her zaman gerçekten siz olduğunuz için seven insanlar olacaktır: “Sanırım verecek olsam tavsiyem şu olurdu: İnsanlar sizden hoşlanmıyor mu? Olsun, her zaman yeni arkadaşlar bulabilirsiniz.
Çünkü her zaman düşüncelerinizi ve duygularınızı olduğu kabul edecek, size değer verecek başka insanlar olacaktır. Hem gerçekten olmadığınız biri için sevilmek istiyor musunuz?”
Güzellik standartları sürekli değişiyor.
Günümüzün güzellik standartlarını takip etmek size göre olmayabilir ve bu oldukça doğal bir şey. Eldina, güzellik standartları ile ilgili düşüncelerini şöyle belirtiyor: “Bence güzellik standartları oldukça rastgele ortaya çıkıyor ve sürekli değişiyor. Mesela, şu anda çok önemli olan bir şey, 10 yıl içinde tamamen alakasız olabilir. Bu yüzden insanların, özellikle de kadınların üzerinde, bu standartlara uymaları için neden böyle bir beklenti olduğunu anlayamıyorum.”
İstediğinizi yapmaktan korkmayın.
Son olarak Eldina, hayatımızı nasıl yaşadığımız hakkında düşünmemizi sağlayacak bazı ilham verici sözler paylaştı: “Bence yaptığınız şeyi neden yaptığınızı düşünmek her zaman iyi bir fikir: İstediğiniz şey bu mu, yoksa bunları korkudan mı yapıyorsunuz?”
Eldina’nın hikâyesi hakkında ne düşünüyorsunuz? Eldina gibi siz de kendinizi toplumun güzellik standartları tarafından baskı altında hissediyor musunuz? Tavsiyelerinizi yorumlar kısmında bizimle paylaşın!