İnsanlar

Her çocuk kendine göre özeldir. Ancak bugün, gerçekten son derece eşsiz çocukların fotoğrafları ile karşınızdayız. Bu hesabın sahibi, bir sürü farklı millet ile kültürün karışımının ürünü olan çocukların fotoğraflarını paylaşıyor. Bu ufaklıkların görünüşleri, gerçekten de kaçırmak istemeyeceğiniz türden.

Dünyada her bireyin farklı olduğu söylenir. Ancak, bazı şanslı kişilerin özellikleri, onları olağanın ötesine taşır. Boyları ya da doğum lekeleri olsun, bu insanlar, kimliklerinin bir parçası haline gelen benzersiz özelliklere sahiptir.

Bazı insanlar, diş teli taktırmak için en iyi zamanın çocukluk ve ergenlik dönemleri olduğunu düşünüyor. Bu, kısmen doğru. 10-14 yaş, diş teli için muhtemelen en ideal zaman. Ancak, yaşlı insanlar da mükemmel bir gülümsemeye sahip olma hayallerinden vazgeçmemeli. Çünkü, bu sürece istediğiniz zaman başlayabilirsiniz.

Her yolculuk tek bir adımla başlar. Kilo vermek oldukça zahmetli olabilir, ancak yeterince kararlı olduğumuz takdirde (ve en sevdiğimiz tatlıları her gün yemeyerek), aslında bunu başarabiliriz. Bu insanlar, her şey için mümkün olmasa da en azından kıyafet olarak hayatımızdaki fazlalıklardan kurtulabileceğimizin kanıtı.Olumlu Bak olarak, beklentilere meydan okuyan ve artık öz güvenli bir şekilde yaşayan bu insanların fotoğraflarını sizlerle paylaşmak istiyoruz.

Dİleklerimiz asla gerçekleşmeyecekmiş gibi göründüğünde bazen bir mucize olur ve tam istediğimiz şeye kavuşuruz. Burada bahsedeceğimiz kişi de aynı şeyi yaşadı. Bir kızın ailesi, ona bir balo elbisesi satın almaya, hatta kiralamaya gücü yetmediğinde, bir mucize gerçekleşti ve kız, bu sayede mezuniyet balosuna katılma şansı elde etti. Kız kardeşinin üzgün olduğunu gören ağabeyi Maverick Francisco Oyao, onun yardımına koştu ve elbiseyi, satın aldığı malzemelerden kendisi yapmaya karar verdi. Hikâye, Maverick’in müthiş yaratıcı insiyatifini paylaştığı Facebook’ta inanılmaz derecede popüler oldu.

Cazibelerini zerre kadar kaybetmeden yaşlandılar ve en iyi rollerinden bazılarını 60 yaşındayken gerçekleştirdiler. Bununla beraber, her biri film sektöründe yer edinebilmek için mücadele etmek zorundaydı ve deneyimleri onları bir adım öne çıkardı. Şu an muhteşem göründüklerini düşünüyorsanız, bir de 20’li yaşlardayken ne kadar büyüleyici olduklarına bakın.

Yakın geçmişte, moda dünyasının etkisiyle insanlar hangi vücut tiplerinin, yaygın standartlara uygun olup olmadığını belirleyen saplantılar geliştirmeye başladı. O zamanlarda, mağazalar kıyafetlerin gerçek hayatta var olan kadınlar için değil de ideal vitrin mankenleri için dikilmiş olduğunu bize hissettiriyordu. Ancak, o dönemler geride kaldı ve artık podyumlarda birçok farklı vücut tipine sahip mankenler yer alıyor. Aynı zamanda, çok sayıda blog yazarı, stil sahibi olmak için aşırı ince bir bele sahip olmak gerekmediğini kanıtlayan örnekleriyle başkalarına ilham veriyor.

Toplum baskısı bizi, belli bir yaşa geldiğimizde artık yuva kurmak zorunda olduğumuza inandırıyor. Ancak, sabrın sonunun selamet olduğu kabul edilmiş bir gerçek ve aynı şey aşk için de geçerli. Bizim için doğru olan insanla karşılaşmak en beklemediğimiz anda gerçekleşebilir ve ’’ruh eşini’’ bulmak aceleye getirilecek bir şey değildir.Biz Olumlu Bak olarak, aşkın her yaşta bulunabileceğine inanıyoruz. Bu ünlüler, aşkın yaşı olmadığını ve sevmek için hiçbir zaman geç olmadığını gösteriyor.

İster inanın ister inanmayın, Evde Tek Başına’dan Kevin McCallister ve Not Defteri’nden Noah aynı yaştalar. Oynadıkları roller ve zihnimizde oluşan imajlarından dolayı, en sevdiğimiz iki ünlünün aynı yılda doğmuş olduğunu öğrenmek bazen gerçekten şaşırtıcı olabilir.

Michael Jackson, kıyafet konusunda oldukça seçici biriydi. Aynı zamanda, kendini göstermeyi arzuluyordu. Bu nedenle kostümleri, neden oraya konulduğuna ve ne anlama geldiğine dair herkesi merak içinde bırakan birçok detaya sahipti. Mesela, Michael Jackson’ın giydiği hemen hemen her ceketin sağ kolunda bir kol bandı olurdu. Bazı ceketlerinin üzerinde ise ’’777’’ işlemesi vardı.

Kilo vermeye giden sürece başlamak kolay değildir. Eski alışkanlıkları bırakıp yeni alışkanlıklar edinmek gerekir. Sadece çok fazla motivasyona sahipseniz her şeyi yapabilirsiniz ve şu an okuduğunuz bu makalenin kahramanları kendi örnekleriyle bunu kanıtlayabilirler.

Aslında Moğolistan kökenli olup Amerika’da yaşayan, Rentsenkhorloo Bud ya da kısaca Ren isimli bu kız, herkesin ilgi odağı. Bunun nedeniyse, 206 cm boyu ve 130 cm’den uzun bacaklarıyla dünyanın en uzun bacaklarına sahip kadınlarından biri olup kendinden emin bir şekilde ayakta durması. Hayatı büyürken zorluklarla geçse de nihayetinde doğal güzelliğiyle barışıp onun keyfini çıkarmayı başarmış durumda.

Dünyadaki ortalama yetişkin boyu erkekler için 167 cm, kadınlar içinse 157 cm’dir ve görünen o ki, tüm dünya bu sayılar üzerine kurulmuş. Zaman zaman uzun boylu insanlar, hayatlarını bir miktar zorlaştıran birçok küçük sorun ve aksaklıklarla uğraşmak durumunda kalıyor. Hadi, gündelik yaşamlarında nelerle başa çıkmak zorunda olduklarına bir göz atalım.

Brendan Fraser, 2000’lerin başında gelecek vaat eden bir Hollywood oyuncusuydu. Orman Kaçkını filmindeki yakışıklı vahşi adamı ya da Mumya’daki cesur Richard O’Connell’ı hepimiz hatırlıyoruz. Fakat, birdenbire film sektöründe görünmez oldu. Ancak, günümüz sosyal medya kullanıcıları, bir zamanların sevilen oyuncusuna ne olduğunu merak ediyor.

Herkesin uygun gördüğü kadar estetik ameliyatı geçirme hakkına sahip olduğuna inansak da bazı ünlülerin bu müdahaleler olmadan nasıl yaşlanacağını gözümüzün önüne getirmek istiyoruz. Bu hususta hangi seçeneğin en uygun olduğu konusunda kendiniz karar verebilirsiniz.

Başkalarının çektiği çileleri anlıyor ve dünyanın daha iyi bir yer olması için uğraşıyor. Angelina, 20 yıldır mültecilere yardım etmek, yoksullukla savaşmak ve doğayı korumak için elinden gelen her şeyi yapıyor. Tüm bunların yanı sıra, sevgi dolu ve yüreklendirici bir anne olmayı da ihmal etmiyor.

Büyük hayaller kurup başarılı olmanın ne demek olduğunu bilen biri varsa o da Chelsea Werner’dır. Kendisi, hiç kimsenin dış görünüşe göre değerlendirilmemesi gerektiğinin ve hayallerin peşinden koşarak büyük başarılar elde edilebileceğinin adeta canlı bir örneği. Chelse, Down sendromuna dair önyargılara meydan okuyarak, uluslararası çapta tanınan bir model olmakla kalmayıp, 4 kez de Olimpiyat şampiyonu oldu.

Vücutta büyük bir değişiklik yapmanın ne kadar zor olduğunu, daha önce deneyen herkes bilir. Motive olsak bile, bize bunun imkansız olduğunu düşündüren bir direniş vardır. Bunun sebebi ise, vücudumuzun atalete, yani değişime karşı dirence sahip olmasıdır. Bu, vücudumuzun sıcaklığını ve metabolizmasını sağlam tutan bir denge durumudur. Ancak, bu dirence rağmen, zorlukların üstesinden gelerek imkânsızı başarmış olan birçok kişinin ilham verici hikayeleri bulunuyor.

Ünlü ebeveynlerin çocukları, doğar doğmaz yüksek sosyetenin bir parçası olabildikleri için oldukça şanslı görünüyor. Fakat, aynı zamanda hayatları oldukça zor da olabiliyor. Milyonlarca meraklı gözün bu çocukları izlediğini ve yaptıkları her hatayı fark ettiğini düşünün, kulağa oldukça zor geliyor, değil mi? Bu yazımızda yer alanlar, kendi tutkularının peşinden gidebilecek kadar cesur olabildiler, ancak bu, onları babalarıyla sürekli bir mukayesenin içine soktu.

Çoğumuz erkek ünlüleri erkeksiliğin ve yakışıklılığın ölçütü olarak görürüz ve dünyadaki hiçbir güç bu gerçeği değiştiremez. Günün birinde bir kadın rolü canlandırmak zorunda kalsalar bile, yine tüm gözler onların üzerinde olurdu. Erkeklerle kadınların güzellik standartları çok farklı görünse de cinsiyet değiştirmek, bu ünlülerin görünüşlerini çok daha şaşırtıcı hale getirebilir.