İnsanlar

Her ünlü meşhur olmayı istememiştir. Bu yüzden, zengin ve popüler olduktan sonra bile mütevazi bir yaşam sürdürmeyi tercih eden ünlüler vardır. Mesela Keanu Reeves, 25 yıldır aynı kıyafeti giyiyor. Ancak onun dışında, meşhur olmanın kibirli olmak anlamına gelmediğini gösteren başka ünlüler de var.

İnsanların üne ve paraya sahip olması, sanıldığı gibi açgözlü olduklarını göstermez. Birçok ünlü, büyük yardımlarda bulunuyor ve muhtaç durumdaki insanlara sadece mali destek sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda bunu tutkuyla yapıyor.

Yapılan bir araştırma, insanların yaratıcı bir mesleğe sahip olmasının altında yatan nedenin %70 oranında kalıtsal olduğunu gösteriyor. Bu anlamda muhtemelen günümüzdeki pek çok ünlünün, farklı aktör veya aktrisin ailesinden geldiğini keşfetmek bizim için şaşırtıcı olmazdı. Ancak bilim, bu yıldızların yeteneğini kalıtsal olarak ailelerinden almış olduğunu söylese de biz, asıl konunun aile bağlarının çok güçlü olmasından kaynaklandığını düşünüyoruz.

Neredeyse 20 yıllık evlilikleriyle, Harrison Ford ve Calista Flockhart’ın muhteşem aşk hikâyesini hiçbir şey bitiremez gibi görünüyor. Birçok farklılığa sahip olmalarına rağmen, Hollywood’un mükemmel çifti, uzun süren aşkların nadir bulunduğu bir dünyada ayakta kalmayı başardı.

Günümüzün imkânları, herkesin genç görünümlerini koruması için insanlara fırsat sunuyor. Giderek daha fazla insan yaşlanmayı durdurmak için sunulan bu uygulamaları kullanıyor. Tabii ki ünlüler de buna bir istisna değil. Hatta öyle bir çağdayız ki, kozmetolojisiz bir dünya hayal etmek bile imkânsız!

Bir araştırmaya göre, biriyle sıradan arkadaş olmak yaklaşık 50 saat alırken, yakın bir arkadaşlık kurmak 200 saatten fazla zaman alıyor. Hollywood’da yakın arkadaşlıklar söz konusu olduğunda ise, gerçekten beklenmedik bazı çiftlerin uzun zamandır en iyi arkadaşlar olduğunu öğrendiğimizde oldukça şaşırıyoruz. Bu ünlü dostlar, 2 zihnin ve ruhun arasında, yaşlarının veya genel kişiliklerinin ötesine geçen bir düzeyde gerçekten bağlantı kurmalarına izin veren gizemli, büyülü bir bağın olduğunu kanıtlıyor.

Gençlerin %70’inden fazlası, ünlüler dünyasında olup bitenleri takip ediyor ve hayranları, onların güzelliğine bakıp hayret ediyor. Ancak, ünlülerin de bizim gibi insan olduğunu unutmamamız gerek. Biz de bu bağlamda, en popüler insanlardan bazılarının şöhrete kavuşmadan önce nasıl göründüğünü merak etmeye başladık.

Eğitim süreci, yetişkinliğe kadar hepimizin yaşaması gereken bir dönemdir. Tüm o yıllar boyunca yüzlerce farklı insanla tanışırız. Orada edindiğimiz, aklımızda yer eden tüm deneyimlerde, öğretmenler ve profesörler, eğitimci rolünde oldukları için önemli kahramanlardır. Çok iyi eğitimciler olmasına rağmen, bazıları kuralların dışına çıkarak yüzlerini çocukların zihnine sonsuza kadar kazır.

Zaman nasıl da hızlı akıp gidiyor! Birkaç yıl önce televizyonda izlediğimiz çocukların hepsi büyüdü ve bu yıl 30 yaşına giriyorlar! Bu çocuk yıldızların oyunculuk kariyerlerine ilk başladıkları yıllardaki ve şimdiki fotoğraflarına bakınca duygulanmamak elde değil.

Sevgili olmasalar da bir araya gelmeleri hayranları adeta coşturabiliyor. Oyuncu Leonardo DiCaprio ve Kate Winslet arasındaki bu tatlı ve platonik ilişki, Hollywood’da kalıcı dostlukların mümkün olabildiğinin bir kanıtı. Bu dostluğa dair ilginç bir bilgi verelim: Titanik zamanlarında DiCaprio’nun Winslet’in bedeni hakkında yaptığı bir yorum, bu ilişkinin bir dereceye kadar güçlenmiş olmasını sağladı. Bu güçlü ifade, Winslet’in hayata bakışını değiştirmeye yardımcı oldu.

Ünlüler her gün mükemmel görünme baskısının altına kalarak yaşıyor. Bu yüzden, birçoğu bıçak altına yatmayı ve gençliklerini korumayı tercih ediyor. Lakin bazı ünlüler var ki, yaşlanmanın doğal olduğuna inanıyorlar ve çeşitli işlemlere başvurmak yerine kırışıklıklarını kabul ediyorlar.

Bir zamanlar güzellikleriyle dünya çapında tanınan çocuklar, büyüdükleri zaman yetişkinlik dönemlerini de gözler önünde sürdürmeyi seçebilirler. Bazıları oyuncu, bazılarıysa ünlü bir model veya milyonlarca takipçiye sahip bir fenomen olabilir. Ne de olsa, çocukluktan itibaren kameralara ve ünlü olmanın beraberinde getirdiklerine alışkın olmaları, onlar için ünlü hayatını daha olağan ve erişilebilir kılmıştır.

1980’ler, saç modelleri açısından kayda değer zamanlardı. Çünkü, abartının zirve yaptığı bir dönemdi ve birçok ünlü sıra dışı saç kesimleriyle son derece meşhurdu. Herkes geçmişteki görünümleriyle hatırlanmaktan hoşlanmasa da bizim yıllar boyunca taklit edeceğimiz saç trendlerini belirleyen ünlü kişiler için bu durum çok daha farklı.

İş görüşmeleri bazen piyango gibidir ve kimse görüştükleri yöneticilerin ve İK çalışanının kalbini kazanmanın yolunu tam olarak bilmez. Gerçi bazı insanlar, sunulan işi otomatikman almalarını sağlayan kelimeleri ve cümleleri seçmeyi iyi becerir. Bu tabii, şans eseri ya da yaratıcı düşünmelerini sağlayan adrenalin sayesinde de olabilir.

Dwayne Johnson yıllar önce en büyük kızıyla birlikte kırmızı halıda yürüdü ve David Beckham’ın çocukları, ona bir maç başında sahada eşlik ettiler. Bu anlar sanki daha dün yaşanmış gibi, ama zaman adeta uçup gidiyor. O zaman gördüğümüz bu küçük çocuklar artık kocaman oldular ve harika erkekler ve kadınlar hâline geldiler.

Bir sabah uyandığınızı ve sizi sadece sıradan bir iş gününün beklediğini düşünün. O gün ilerleyen saatlerde profesyonel bir dansçı olarak en sevdiğiniz şarkıcı ve herkesin hayran olduğu bir ünlüyle birbirinizin telefon numaralarını alacağınızdan haberiniz bile yok! Bu listedeki birçok dansçının, sporcunun ve sanatçının başına gelen işte bu oldu.

İnanması zor olabilir, ama 2000 yılının üzerinden 22 sene geçti bile. 2000’ler, özellikle de ünlüler arasında sayısız göz alıcı imaja sahne olan ışıltılı bir dönemdi. Bugün o dönemden fotoğraflara baktığımızda, geçmişe özlem duyup o zamanlar hangi trendlerin zirvede olduğunu ve ünlülerin kendi özgünlüklerini arttırmak için hangi yöntemleri kullandığını anımsayabiliyoruz.

Genetik, öngörmesi zor bir bilim dalıdır. Kimi zaman genler bizi şaşırtır ve eşsiz görünüşlere sahip insanlar yaratır. Bazıları havalı görünen cilt benlerine sahip olurken, diğerleri elf kulaklarına ve çok renkli gözlere sahip olur. Hatta bazılarının fazladan bir parmağı bile olabilir.

Hepimiz zamanın her insanda izini bıraktığını biliyoruz. Ancak, bu ünlüler hayattan mümkün olduğunca zevk alarak yıllara meydan okuyabileceğimizi gösteriyor. Mesela, 84 yaşında olan Jane Fonda büyüleyici bir güzelliğe sahip ve yer aldığı bütün yapımlar adeta bir ’’başarı’’ örneği.

Aşk ilişkilerinde sıklıkla yaşla ilgili belirli kalıplarla karşılaşırız. Psikologlar, insanların, aralarında büyük yaş farkı olan çiftlere olumsuz tepkiler verdiğini ve çiftlerden birinin diğerinden faydalandığını düşündüklerini belirtiyor. Yine de kimi sevdiğimizden utanmamamız gerektiğini kanıtlayan sayısız çift var. Özellikle de bu damgalamanın üstesinden gelen ve önceliği daima hislerine veren birkaç ünlü çift, bize ilham veriyor.