Robert de Niro, 6 Melez Çocuğunu Yetiştirmenin Dünya Görüşünü Nasıl Etkilediği Konusunda Samimi Açıklamalar Yaptı

Medyanın sürekli ilgisi göz önüne alındığında, Hollywood’un en ünlü oyuncularından birinin hayatı oldukça yoğun olabilir. Ancak Robert De Niro, kişisel ve profesyonel hayatını ayrı tutmada her zaman başarılı olmuş olan birisi. Ünlü oyuncunun geçmiş ilişkilerinden 6 melez çocuğu bulunuyor.

Harika bir oyuncu olmak zor, ama iyi bir baba olmak kesinlikle bambaşka bir hikâye. Bugün Olumlu Bak’ta size Robert De Niro’nun ebeveynlik de dâhil olmak üzere hayatının her alanında nasıl başarıya ulaştığını göstereceğiz.

Başarılarla dolu bir kariyerin yanı sıra gizli bir özel hayat

Hayatı başarılı filmler ve ödüllerle dolu olan Robert De Niro, geniş bir kesim tarafından dünyanın en ünlü ve övülen aktörlerinden biri olarak kabul ediliyor. De Niro, prestijli oyunculuk kariyeri boyunca Bernardo Bertolucci (1900), Francis Ford Coppola (Baba II), Quentin Tarantino (Jackie Brown) ve Sergio Leone (Bir Zamanlar Amerika) gibi beğenilen yönetmenlerle birlikte çalıştı.

Ama hepsinden öte, ünlü oyuncunun Martin Scorsese filmlerindeki performanslarının ne kadar iyi olduğunu hepimiz biliyoruz. 79 yaşındaki sanatçı, Arka Sokaklar, Taksi Şoförü, Korku Burnu, İrlandalı ve daha pek çok filmde Scorsese ile birlikte çalıştı.

De Niro kendi kuşağının en iyi oyuncusu, ama özel hayatı hakkında toplum içinde konuşmaktan kaçınıyor. Hayatının bu yönünü özel tutmak için De Niro, hayatındaki kadınlarla ve onlardan olan çocuklarıyla ilişkilerini halka açık bir şekilde ele almaktan kaçındı.

Özel hayatıyla ilgili bildiğimiz birkaç ayrıntıyı yıllar boyunca yaptığı açıklamalardan ve bir avuç paparazzi fotoğrafından öğrendik. Ancak De Niro, ailesi ile ilgili olayları evinin sınırları içinde tutmayı her zaman başardı.

Hayatındaki önemli kadınlar

1976’da De Niro, Diahnne Abbott ile evlendi. Onunla, Abbott’ın da yer aldığı, oyuncunun kariyerindeki önemli filmlerinden biri olan Taksi Şoförü setinde tanıştılar. O zamanlar Abbott’un, De Niro’nun evlat edindiği ve soyadını verdiği Drena adında bir kızı vardı. Evlendikten kısa bir süre sonra ikinci çocukları Raphael De Niro’yu karşıladılar.

Abbott ve De Niro’nun evliliği, De Niro’nun 1988’de model Toukie Smith ile çıkmaya başlamasıyla sona erdi. Talihsiz geçmişi göz önüne alındığında, Smith, oyuncuda teselli ve ilham bulmuştu. Çift, daha sonra ikiz oğulları Aaron Kendrick ve Julian Henry’ye 1995 yılında taşıyıcı anne aracılığıyla kavuştu.

Çift, ilişkileri hakkında hiçbir zaman açık olmadı ve ilişkilerini her zaman gözlerden uzak bir şekilde sürdürdü. Hiç evlenmemelerine rağmen, ikizlerinin doğumundan bir yıl sonra ayrıldıkları güne kadar birkaç yıl birlikte yaşadılar.

De Niro’nun ikinci ve son evliliği, 1997’de Grace Hightower ile oldu. Çiftin ilişkisi zorlu geçti ve birçok zorlukla karşılaştılar. İlk oğulları Elliot’un 1998’de doğumunun ardından ilk kez boşandılar, ancak 2004’te yeminlerini yenileyerek 20 yıldan uzun bir süre birlikte kalmayı başardılar.

Hightower ve De Niro, 2011 yılında ikinci çocukları Helen Grace’e taşıyıcı anne aracılığıyla kavuştu. Ancak onu De Niro ailesine kabul ettikten sonra resmen boşandılar. Hightower ve De Niro 2018’de boşandı, ancak devam eden yasal sorunlar nedeniyle boşanma süreçleri hâlâ devam ediyor.

Büyük, melez bir aile

Ünlü oyuncunun çocukları veya çocuklarının yaşamları hakkında çok az bilgimiz olsa da Raphael ve Drena’nın babalarının izinden gitmeyi ve oyuncu olmayı seçtiklerini biliyoruz. Kızgın Boğa, Raphael’in babasıyla birlikte rol aldığı ilk filmlerden biriydi. Raphael, kariyerine oyuncu olarak başlasa da daha sonra emlakçı olmaya karar verdi.

Drena ise hem aktör hem de model olarak çok daha seçkin bir oyunculuk geçmişine sahip. Oyunculuk yeteneğini keşfetmeden önce kariyerine bir model olarak başladı. Drena, Oscar’a aday gösterilen Bir Yıldız Doğuyor ve babası ile Jennifer Lawrence’ın da rol aldığı Joy gibi filmlerde yer alarak güçlü bir filmografi oluşturdu.

De Niro, ilgi odağı olmayan diğer çocukları hakkında nadiren bilgi veriyor. İkizler Julian ve Aaron ile en küçükleri Elliot ve Helen’den bahsediyoruz. Ancak Elliot otizm spektrumunda olduğu için oyuncu daha önce onun hakkında konuştu.

Hightower ve De Niro, oğullarına takdir edilebileceği ve kendisi olabileceği bir yer sağlamaya kararlıydı ve tenisin tüm bunları sağlayan bir ortam olduğu kanıtladılar. De Niro, oğlunun tenise olan ilgisi hakkında konuşurken, “Bu konuda gerçekten iyi olduğunu gördüğünde sosyal olarak daha öz güvenli olmasına yardımcı oldu” dedi ve “Kendisini daha iyi hissedecek, bu yüzden herkes için olumlu oldu.” diye ekledi.

6 melez çocuk yetiştirmek bazen korkutucu olabilir.

Oyuncu, ön yargıların hâlâ var olduğu bir toplumda melez çocuklar yetiştirmenin “korkutucu” olduğunu itiraf etti. Böylece ödüllü ünlü, “Çocuklarım yarı siyahi ve ben bazı şeyleri görmezden gelemiyorum.” diyerek bu endişesini dile getirdiği bir röportajını yayınladı.

Ancak ünlü oyuncu, bununla başa çıkmanın ve çocuklarına mümkün olan en fazla ilgiyi verirken her şeyi kucaklamanın yollarını keşfetti. Ayrıca, çocuklarının oyunculukta onu takip etmeleri hakkında ne hissettiği konusunda çok açıktı ve “Çocuklarım için onlara, ’Oyuncu olmak, şunu ya da bunu yapmak istiyorsan mutlu olduğun sürece sorun yok’ diyorum.” dedi.

Robert De Niro’nun babalık yolculuğu, özellikle farklı annelerden çocuklar yetiştirdiği düşünüldüğünde kolay olmayabilir. Oyuncu çocuklarını çok seviyor ve hayatlarının her anında yanlarında olabilmek için onları olabildiğince sık görmeye çalışıyor.

“Çocuklarımı seviyorum, onlarla birlikte olmayı seviyorum, ama bu kolay değil!” diyen De Niro, kim olursanız olun veya hayatınızda ne kadar başarı elde etmiş olursanız olun, tüm dikkatini ve sevgisini çocuklarına vermesi gereken biri olduğunuzu kabul etmeniz gerektiğini savunuyor.

Oyuncunun bakış açısına katılıyor musunuz? Çocuklarınızı büyütürken yaşadığınız deneyimlerinizi yorumlar kısmında bizimle paylaşın!