Banyoda Saklanmaması Gereken 11 Şey
Evdeki her eşyanın kendine özel bir yeri vardır. Evimiz ne kadar büyük ya da küçük olursa olsun, nedense çoğu şeyi banyoda saklamayı severiz. Saç kurutma makinesinin, kirli çamaşır sepetinin, kadın hijyen ürünlerinin ve manikür aletlerinin her zaman elimizin altında olması gerçekten de kullanışlıdır. Fakat çoğumuz, böyle alışıldık bir yerin, günlük hayatımızda sık sık kullandığımız bazı ürünlere geri döndürülmesi mümkün olmayan zararlar verebileceğinden bihaberiz.
Olumlu Bak’ta bugün, banyoda saklanmaması gereken şeylerin bir listesi ile karşınızdayız.
1. Kirli çamaşır sepeti
Bir kirli çamaşır sepetini banyoya yerleştirmekten daha doğal ne olabilir ki! Duş almadan hemen önce kirli giysilerinizi ve sonrasında da kullandığınız havluları doğruca bu sepete atabilirsiniz. Lakin banyo gibi nem oranının yüksek olduğu bir yer, giysilerinizde küf ve ekşimsi kokular oluşmasına neden olabilir. Ayrıca, çeşitli bakterilerin üremesine de yol açabilir. Hatta çamaşırınızı 60 °C’de yıkamanız bile onlardan kurtulmanıza yetmez.
2. Kedi kumu
Kedi kumunun malzemesi, küçük parçalara ayrılırken nemi çok iyi emer. Ancak bu madde, kedinizin tuvaletini banyoya koyarsanız havadaki buharı emerek özelliklerini yitirir. Ayrıca, hoş olmayan kokuların oluşmasına da yol açar. Üreticiler, kedi kumunu kuru ve havalandırması iyi olan bir yere koymanızı öneriyor. Bunların da yanı sıra insanlar, sıklıkla banyo kapılarını kapatır. Bu da kedinizi yanlışlıkla banyoya kilitlemenize sebep olabilir.
3. Havlular ve bornozlar
Günümüzde güzelce katlanmış havluların banyodaki açık raflara yerleştirildiği fotoğraflar görüyoruz. Keza bornozları askıyla banyoya asmak da oldukça revaçta. Oysa havlularınızı bu şekilde saklamayı tercih ederseniz temiz ve kuru bir havlunun verdiği o rahatlatıcı histen de vazgeçmiş olursunuz. Havlularınız ve bornozlarınız daima nemli kalır, bu da bakterilerin gelişmesi için çok uygun bir ortam yaratır. O yüzden, en doğrusu temiz banyo ürünlerini saklamak için evinizde başka bir yer bulmanızdır.
- Banyo ne kadar sıcak ve kuru olursa olsun havlular hep nemli kalıyor. İşte, bu yüzden banyoda sadece kullandığımız havluları tutuyorum. Haftada iki kez temiz havluları getirmek ve kirli olanlarla değiştirmek çok da büyük bir iş değil. © Swetlana / Babyblog
Bu arada, kullandığınız havluları askıya asarak da kurutmamalısınız. Onları iyi havalandırılan bir odaya ya da özel bir havlu kurutucusuna asmak daha doğru olur.
- Sadece fazla havluları katlayarak ya da rulo yaparak saklamalısınız. Bir havluyu kullandıktan sonra katlar ya da rulo yaparsanız kurumaz ve kötü kokmaya başlar. Bu seçenek havluyu sadece bir kez kullanacak ve sonra hemen yıkayacaksanız işe yarar. Fakat bu durumda da havluları yıkayıp, kurutup, güzelce katlamaktan oluşan, sonu olmaya bir döngüye girersiniz. © Аlyona / Babyblog
4. Bitkiler
Ev bitkileri her odaya hayat katar. Banyo da bir istisna değil. Ancak bunun için bazı koşulları sağlamalısınız. Öncelikle, banyonuzun gün ışığı alıyor olması gerekiyor. Zira, güneş ışığı olmazsa bitkiler fotosentez yapamaz. Banyonuzda pencere yoksa kendinize bir gün ışığı lambası almalısınız.
İkincisi, hava dolaşımını sağlamalısınız. Bitkilerin çürümesini ve mantar hastalıklarının ortaya çıkmasını istemiyorsanız banyoyu mutlaka havalandırmalısınız. Ayrıca, nemli hava durgunlaşınca banyoda ve bitkilerde küf ile külleme oluşabilir ve bunlarla başa çıkmak gerçekten çok zordur. Böyle bir durumda bitkileri banyodan çıkarıp, doğrudan ışık alabilecekleri başka bir odaya koymalısınız.
Deneyimli biri bu konu hakkında, “Normal bir dairede banyoya bitki koymak kötü bir fikir. Buralar düzgün ışık almaz, bu ise eninde sonunda buraya koyduğunuz bitkileri sürekli değiştirmekten sıkılacağınız anlamına gelir. Ayrıca, bitkileri sentetik deterjanların etkilerinden korumak da zor bir iş. Banyodaki sıcaklık ve nem oranı sürekli değişir. Ancak banyonuz 10 metrekareden büyükse bir penceresi varsa ve banyoya iyi bir aspiratör taktıysanız neden olmasın! Son olarak, bu fikri mükemmelleştirmek istiyorsanız tüm o bitkileri yıkayacak birine de ihtiyacınız var.” dedi.
İşin iyi yanı ise duş alırken bitkilerinizi de beraberinizde getirerek, buharın yardımıyla neme doymalarını sağlayabilecek olmanız!
“Duşa girmeden önce birkaç bitkiyi mutlaka yanıma alıyorum. İyi bir buhar banyosundan sonra daha da güzel görünüyorlar!”
5. Kadın hijyen ürünleri
Rutubet, tampon ve hijyenik pedin yapıldığı ana malzeme olan pamuğun baş düşmanıdır. Pamuk, küf sporlarının ve bakterilerin gelişmesine elverişli bir ortamdır. Isı ve nem de eklenince, mikropların gelişimi ve üremesi daha da hızlanır ve bu da genel sağlığınızı etkileyebilir. Ayrıca, tamponlar nemi emerek şişebilir ve kullanılamaz hâle gelebilir. Bu arada, makyaj pamuklarının, disk pamukların ve hidrofil pamukların da akıbeti aynı olabilir.
O yüzden kadın hijyen ürünlerini, paketi açtıktan sonra kuru ve hava alan bir yerde saklamaya çalışın. Her birini ayrı paketlerde tutmanız daha iyi olur. Böylelikle, ürünleri açtıktan sonra steril kalmalarını sağlarsınız.
6. Doğum kontrol hapları
Birçok başka ilaç gibi, doğum kontrol haplarının da nemli yerlerden ve ısıdan uzak tutulması gerekiyor. Çünkü bunların hava geçirmeyen ambalajında olması bile çabucak bozulmasını engelleyemez. Sıcaklık değişimleri kimyasal yapısını değiştirebilir. Doğum kontrol haplarınızı banyoda saklıyorsanız hamilelik testinde iki kırmızı çizgi görmek sizi şaşırtmamalı. Oturma odasındaki herhangi bir dolap, ilaçlarınızı saklamak için banyodan çok daha uygundur.
7. Manikür aletleri
Makas, cımbız ve törpü gibi aletlerin üretildiği çelik ne kadar kaliteli olursa olsun, onları uzun süre banyoda saklarsanız (hiç kullanmasanız bile) eninde sonunda paslanmaya başlar. Ne de olsa buhar da suyun başka bir hâlidir.
8. Elektrikli aletler
“Saç kurutma makinesini ve elektrikli tıraş makinesini banyodan başka nerede saklayabilirim ki!” diyebilirsiniz. Mantıksal olarak böyle aletlerin banyoda durması elbette kullanışlıdır. Lakin buhar ve nem, elektrikli aletlerin ömrünü önemli ölçüde kısaltır. Üstelik tek tehlike suyun ya da nemin aletlerin içine işlemesi değildir; bunlara ıslak ellerinizle dokunursanız çarpılabilirsiniz.
9. Oje
Ojeniz, sıcaklıkta ve nemde meydana gelen değişikliklere bağlı olarak daha çabuk bozulabilir. Kısa zamanda kurumaya başladığını ve renginin solduğunu fark edersiniz. Oysa evinizde ojelerinizi saklayabileceğiniz bir sürü yer bulabilirsiniz. Kutular, çekmeceler, dolaplar ve raflar bu ürünü saklamak için çok daha uygundur. Aklınızda yer etmesi gereken şey, ojenin, sıcaklığın fazla değişmediği kuru bir yerde, ışık almayacak şekilde saklanması gerektiğidir.
10. Paketi açılmış olan tıraş bıçakları
Yükselen nem oranı yüzünden tıraş bıçakları oksitlenir ve paslanır. Yedek bıçaklar ise daha siz kullanmaya başlamadan bozulabilir. O yüzden, tıraş bıçaklarını ancak ve ancak paketini açmadıysanız banyoya koymalısınız. Tıraş bıçağının ömrünü uzatmak istiyorsanız pas oluşmasını engellemek için her kullanımdan sonra kurutmalısınız.
11. Ağda bantları
Yüksek sıcaklıklara maruz kalan ağda erimeye başlar, ağda bandının ise etkisi azalır. Sıcağa maruz kaldıktan hemen sonra kullanmazsanız bu bantlar, ihtiyacınız olduğu zaman görevini düzgün bir şekilde yerine getirmeyebilir. Ayrıca üreticiler, ağdanın suyla temas etmemesi gerektiği hakkında uyarıyor. Bu yüzden, ağda bantlarınızı kuru bir yerde saklamalısınız.
Bu saklama kurallarından hangisini ilk defa duydunuz?