Zayıf Görünmek İçin Bir Stiliste İhtiyacım Yoktu ve Artık Daha İyi Giyiniyorum

Herkes dünyaya doğuştan gelen bir güzellik ve moda anlayışıyla gelmiyor. Benim adım Julia ve ben de bu özelliğin eksik olduğu insanlardanım. Neyse ki hiçbir şey imkânsız değil: Herkes kusurlarını saklayıp olumlu yanlarını öne çıkaracak şekilde kıyafetlerini kombine etmeyi öğrenebilir. Buradaki en önemli şey basit kuralları bilmek ve uygulamak.

Ben hiçbir zaman kıyafetleri uydurup, eşleştirmeyi başaramadım ve bu yüzden hep sıkıcı şeyler giydim. Ama sonunda bunu yapmaktan bıktım.

Bu yüzden, bir mağazaya gittim (birçok defa) ve bir sürü şey denemeye başladım. İşte, keşfettiklerim:

• Dikey çizgilerin bizi daha ince, yataylarınsa daha kilolu gösterdiğine inanılıyor. Ama Alman bir fizikçi olan Hermann von Helmholtz’un teorisine göre, yatay çizgilerin bulunduğu kareler olduklarından daha uzun gözükürken, dikey çizgiler bulunduranlar daha geniş duruyor. Ayrıca ben yatay çizgilerin sizi her zaman olduğunuzdan kilolu göstermediğini fark ettim. Bu, benim için dolabımı çok daha çeşitli hâle getirecek önemli bir bilgiydi.

• Stilistler, beden ölçünüze uyan kıyafetleri almanızı söylüyorlar. Küçük kıyafetler tüm olumsuz özelliklerinizi vurguluyor. Aynı elbisenin farklı bedenlerini denedim. Sonra, çok dar oldukları için kıyafetlerimin yarısını atmam gerektiğini fark ettim.

Renk yanılsaması

• Renkleri, vücudumuzdaki görsel orantıları değiştirmek için kullanabileceğimiz biliniyor. Örneğin siyah, parlaklık etkisinden dolayı bizi daha zayıf gösterir; çünkü siyah renkler, ışığı daha iyi çekerek her şeyin daha küçük görünmesine sebep olur.
  Bu etki, fotoğraflarda çok net bir şekilde görülebilir. Belimdeki geniş, yatay çizgi beni, olduğumdan çok daha ince göstermiş. Bu sonucu gördüğümde inanamamıştım.

• Siyah ayakkabılar klasik olarak değerlendiriliyor ama eğer ten rengi çorap giyecekseniz yine ten rengindeki ayakkabıları tercih etmek çok daha iyi duracaktır; çünkü bu, bacaklarınızın daha uzun görünmesine sebep olur. Eğer ayakkabıda ve çorapta aynı rengi tercih ederseniz bacaklarınız ve ayakkabınız tek parça gibi duracaktır ve bu da bacaklarınızın olduğundan daha uzun görünmesini sağlayacaktır.
• Ben siyah ve bej renkleri denedim. Siyah olanın topuğu, diğerinden 2,5 kat daha yüksekti ama buna rağmen bacaklarım bej olan ayakkabıyla daha güzel durdu.

• Yine Hermann von Helmholtz’a göre baştan sona siyah çizgilerle sınırlandırılmış bir kare, beyaz çizgilerle sınırlandırılana göre daha uzun görünüyor. Bu yüzden altında siyah şerit olan etekler ve elbiseler, siyah çoraplarla giyilmemeli. Bu kombinasyon, görsel olarak vücudun bir kısmını bölecek ve siz de istediğinizden daha kısa ve kilolu duracaksınız. Ben siyahın her zaman, ne olursa olsun bizi daha zayıf göstereceğini düşünürdüm. Ama aynı kıyafet, giydiğiniz çorap rengine bağlı olarak sizi çok farklı gösterebiliyormuş.

• Yatay çizgilerin bizi daha kilolu gösterdiğini biliyordum. Ama öğrendiğim üzere, bilmemiz gereken birkaç ayrıntı varmış. Geniş çizgiler, kusurları kapatmaz ve bizi daha büyük gösterir. Ama ince ve yatay çizgiler, iskeletimizi öne çıkararak kusurlarımızı saklayacaktır.
• Geniş çizgili bir elbise denedim ve beni olduğumdan daha iyi göstermedi. Ama ikinci elbisede ince çizgiler vardı. Onu denediğimde çizgili şeylerin bizi daha kilolu gösterdiğine dair söylemlerin doğru olmadığını fark ettim. Bu ince çizgilerin, göğüs kısmını nasıl öne çıkardığına ve kalçalarımı nasıl küçülttüğüne bir bakın!
  

• Midi boy etekler sizi daha uzun ve şık gösterebilir. Ama bu durum, kısa boylu kadınlar için biraz aldatıcı olabilir. Yani, midi boy elbise ve etekler doğru şekilde giyilmeli. Bu hususta hata yapmaktan kaçınmanın en iyi yolu ise bu etekleri topuklu ayakkabılarla kullanmak. Yüksek ya da kısa topuk olması fark etmiyor ama ne kadar yüksekse o kadar iyi. Fotoğraf, topukluların, eteğin ne kadar iyi durmasını sağladığını gösteriyor.
  

• Vücudun merkezine giden çizgiler, belin daha ince, vücudun üst ve alt bölgelerinin ise daha geniş durmasını sağlar. Buna, Müller-Lyer yanılsaması denir. Bu gibi kıyafetler bizi daha uzun ve ince gösterir. Düz kaban beni daha şık göstermedi. Bu yüzden, daha şık görünmek istediğimde vücuduma oturan kabanları tercih ediyorum.

• Kenarlardaki dikey ve zıt çizgiler, vücudunuzu ince göstermek için mükemmel bir yöntem. Bu durumda, görsel yanılsama yardımınıza koşuyor. Eğer çizgiler biraz kıvrılıyorsa vücudunuzda kum saati şekli oluşacaktır.
• Bence her kadının bu gibi elbiselere ihtiyacı var çünkü bunlar, kilolu bir kadını zayıf; zayıf bir kadını da daha dolgun göstermeye yardımcı olabilir.

Bu deney, kendi bedenim hakkında birçok yeni şey keşfetmeme yardımcı oldu. Şu andan itibaren ince çizgileri olan kıyafetler almaktan korkmayacağımdan ve kenarlarında karşıt çizgiler olan elbiselere yöneleceğimden eminim. Daha büyük bedenli kıyafetler ve ten renginde ayakkabılar alacağım.

Ek olarak, daha öncesinde aklımdan bile geçirmediğim renkteki kıyafetleri denemenin oldukça gerekli olduğunu fark ettim. Onları denemek ve kendinize farklı bir açıdan bakmanız yararınıza olacak ve bazı kıyafetlerin, dergilerdeki mankenlerin yanı sıra sizin üzerinizde de çok iyi durduğunu göreceksiniz.

Bonus: Kabinlerde çektiğiniz fotoğraflar, dürtüsel yapılan kötü alışverişleri engellemenize yardımcı olacaktır.

Kabinlerde çektiğiniz fotoğraflar dürtüsel olarak yapılan kötü alışverişleri engellemeye yardımcı olur. Kabindeyken her yeni kıyafet içinde fotoğrafınızı çekerseniz kendinizi farklı açılardan görebilir ve bu giysiyle güzel görünüp görünmediğinizi anlarsınız.

Bu deney hakkında ne düşünüyorsunuz? Belki sizin de kıyafetlerinizi seçmenize yardımcı olan birkaç moda hileniz vardır. Onları bizimle paylaşmak ister misiniz?