Filmler

Bir araştırmaya göre, oyuncuların ortalama insanlara nazaran stres ve endişe seviyeleri çok daha yüksek oluyor. Bu, çoğunlukla işlerinin gereksinimlerinden kaynaklanıyor. İşte, bu yüzden bazı oyuncular, meslektaşlarını ellerinden geldiği kadar destekleyerek hayatlarını biraz daha kolaylaştırmaya çalışıyor.

Yoğun egzersiz programları, kilo vermek veya kilo almak, oyuncuların ortaya gerçekçi performanslar çıkarabilmek için yapmaya hazır olduğu hazırlıklardan sadece birkaçı. Aşağıdaki bilgiler, birçok oyuncunun kırmızı halıda görünmeden önce gerçekten çok çalışması gerektiğini kanıtlıyor.

Steven Spielberg’in eseri E.T. filmi, bundan tam 40 yıl önce vizyona girmişti. Zamanında büyük ilgi gördü, 1982’nin en çok gişe yapan filmi oldu ve klasikler arasında yerini aldı. Bir grup çocuğun uzaylı bir yaratıkla kurdukları bağ ve onu evine gönderebilmek için çıktıkları yolculuk bize sevginin ne kadar masum ve saf olabileceğini gösterdi. Kısa bir süre önce filmin oyuncu kadrosu neredeyse yarım yüzyıl sonra tekrar bir araya geldi ve anılarını paylaştı. Hatta yaşadıkları deneyim hakkında daha önce hiç anlatılmayan sırlardan da bahsettiler. Hadi, hep birlikte E.T. oyuncularının bugünkü hâllerine bir göz atalım.

Çizgi romanlardan uyarlanan filmleri çekmek birçok insanın yoğun bir çalışma içinde olmasını gerektiren zor bir iştir. Filmin çekildiği dünyayı ve ana karakterleri en ufak ayrıntısına kadar düşünerek hazırlamaları gerekir. Lakin en itinalı çalışmalarda bile küçük kusurlar ve hatalar mutlaka olur. Dikkatli izleyiciler de bu hataları mutlaka fark eder.

Aktrisler, karaktere girmek ve tam olarak yönetmenin istediği gibi görünmek için görünüşlerini tamamen değiştirmeye hazırdır. Ancak kırmızı halıda tam olarak istedikleri gibi görünebilirler. O yüzden, en sevdiğimiz dizilerdeki aktrislerin ekranda ve gerçek hayatta nasıl göründüğünü karşılaştırmaya karar verdik.

Alacakaranlık serisinin yazarı Stephenie Meyer, kitaplarından uyarlanan ünlü filmlerde hangi oyuncuların oynamasını tercih ettiğini açıkladı. Yakışıklı vampir Edward Cullen’ın ve onun sevgili Bella Swan’ının nasıl görünmeleri gerektiğini bu yazardan daha iyi kim bilebilirdi ki!

Her yıl, dünya üzerindeki binlerce genç kişi eğitim alma umuduyla tiyatro okullarına gidiyor ve umutları çalışmak, kariyer yapmak, muhteşem roller almak, sahne ışığının altında durmak, imza vermek ve hayranlarının sevgisinin keyfini çıkarmak yönünde oluyor. Fakat verdikleri uzun aralara rağmen hayranlarının kendilerini hatırlayacağı kadar büyük bir rolde oynayabilen oyuncu sayısı çok az.Sonunda aramızdan birkaç kişi, bu rollerde oynamış oyuncular hakkında bilgi bulma umuduyla araştırma yapmaya karar verdi. Artık sizin bunu yapmanıza gerek kalmadı; çünkü biz çoktan sizin için araştırdık!

Bazı sahneler var ki izleyicilerin aklına kazınıp kalır ve o sahneleri hatırlamak bize mutluluk verir. Bazen de aynı anlara bambaşka bir açıdan bakma fırsatı yakalarız. En sevdiğimiz yıldızlar, o en sevdiğimiz anları yeniden yaratarak bir kez daha ölümsüzleştirir.

Bir filmin yapım aşamasında görsel efekt ekibi, mavi veya yeşil bir ekranla daima sihir yaratır. Bu ekip kurgu odasına girdiğinde, kaldırmak istediği rengi seçer ve bilgisayar o rengi görüntüden siler. İşte bu yüzden, ekran kullanırken hatırlanması gereken önemli bir kural vardır. Çekim yaparken karakterler, ekranın rengiyle aynı olan kıyafet ya da herhangi bir şey giyemezler. Aksi takdirde, bilgisayar o şeyi siler. Şimdi sizlere, en sevdiğimiz filmlerde bu ekranların nasıl kullanıldığına dair bazı örnekler göstereceğiz, makalemizin en sonunda ise güzel bir bonusumuz var!

Çocukların çok hızlı büyüdüğünü söylerler ve biz de buna katılıyoruz. Bu, özellikle daha çocuk yaştayken şöhrete kavuşan oyuncular için geçerli. Artık hepsi birer yetişkin olan, çok farklı ve olgun görünen bu oyuncuları tanımak pek de kolay değil.

Birçok insan “çocuklar çok hızlı büyüyor” diyor, ancak çoğu zaman başkalarının çocuklarının daha da hızlı büyüdüğünü görüyoruz. Aile filmleri ve dizileri bizi yetenekli genç oyuncularla tanıştırıyor ve onları sevimli küçük çocuklar olarak hatırlamaya o kadar alışıyoruz ki aniden büyüdüklerinde şaşırıyoruz. Bugün sizi, en sevdiğimiz çocuk oyuncuların zaman içinde nasıl değiştiğini görmeye davet ediyoruz.

Bir çalışma, oyuncuların yalnızca %2’sinin bu meslek sayesinde geçinebildiğini gösterdi. Dahası, oldukça az kişi dünyaca ün yakalayacak ve büyük uyarlamalarda veya inanılmaz yankı uyandıran dizilerde rol alabilecek kadar şanslı. Ama biz bazen, oyuncuların hayatlarının ekranda gördüklerimizden çok daha az ışıltılı olduğunu unutuyoruz. Hatta bazı durumlarda oyuncular, bizim hayranlıkla izlediğimiz karakterleri oynamaktan nefret ediyorlar. Bu, oyunculuğun, diğer her işte olduğu gibi iniş çıkışları olmasından kaynaklanıyor.

Günümüzde, aklımızda yer eden kurgu karakterlerin sayısı unutacağımız kadar fazla. Bu karakterlerin çoğu inanılmaz yetenekli oyuncular tarafından canlandırıldı ve hatta bazılarında aynı karakteri canlandıran birden fazla oyuncu vardı. Jenerasyonlar değiştikçe en sevdiğimiz kahramanların yeni versiyonlarına ihtiyaç duyulması anlaşılabilir bir şey ve hepimiz bunu destekliyoruz. Yıllar içerisinde birden fazla oyuncu tarafından canlandırılan (ve bazılarını daha görmediğimiz) unutulmaz film karakterleri listemize bir göz atın.

HBO’nun yeni dizisi House of the Dragon, George R. R. Martin’in Ateş ve Kan adlı kitabından uyarlandı. Game of Thrones dizisinin hayranları, Westeros’un neredeyse Daenerys Targaryen doğmadan 2 yüzyıl önceki hâlini ve atalarının trajik düşüşten önce zirvede oldukları dönemi görecek. İnternet kullanıcıları, dizi yayınlanmadan önce kadronun hangi oyunculardan oluşacağını tartışıyordu. Kitabın hayranlarının hepsi yapımcıların seçimlerinden memnun değildi: Bazı insanlar karakterleri daha farklı hayal ediyordu ve bazıları da filmle kitap arasındaki farklara işaret ediyordu. Biz de yapay zekâyı kullanmaya ve Hollywood yıldızlarının House of the Dragon dizisinde nasıl görüneceklerini görmeye karar verdik.

Bir filmde hamile bir kadının karnını saklamak için hangi giysileri, görsel efektleri ya da nesneleri kullanırdınız? Bu, kulağa garip geliyor olabilir. Fakat başrol oyuncuları, bir film çekiminden önce ya da çekimler sırasında hamile kalırsa yapımcıların çözmesi gereken ciddi bir sorun var demektir. Bu gübü durumlarda oyunculara bol kıyafetler giydirme taktiğinden, görünüşünü montaj sırasında değiştirmeye kadar birçok yöntem kullanılıyor. Hollywood’un dâhileri, yıldızların karınlarını tıpkı David Copperfield’ın yapacağı gibi saklamayı başarıyor.

İnanması zor olabilir, ancak en sevdiğimiz filmlerden biri olan Yüzüklerin Efendisi’nin ilk bölümünün çıkmasından bu yana neredeyse 21 yıl, son bölümünün çıkmasından bu yana ise neredeyse 19 yıl geçti. Birçoğumuz, Elijah Wood ismini duyduğumuzda hâlâ sevgili Frodo’muzu hayal ediyoruz. Üstelik erkek oyuncu, Yüzük Kardeşliği çıktığında henüz 20 yaşındaydı. Şimdiki yaşı ise bunun neredeyse iki katı!

Oturup iyi bir film veya dizi izlemeyi seven herkes, sinema dünyasının büyülü bir yanı olduğu konusunda hemfikir olacaktır. Ancak çok azımızın, asla unutulmayacak o harika sahneleri ortaya çıkarmak için neler gerektiğini düşündüğü de bir o kadar doğrudur. Aslında bütün bu başarılı yapımlar, hayal bile edemeyeceğimiz, inanılmaz bir çabayı ortaya koyuyor.

Gişe rekorları kıran filmler genellikle efsanevi, dudak uçuklatan ve duygulara hitap eden sahne malzemeleri ve kostümler sayesinde başarılı olur. Bazı insanlar, bir filmi sadece ekranda gösterilen bir nesneye bakarak bile tanıyabilir. Bu nesneler, hikâyenin önemli bir bölümünü simgeler ve çekimler bittikten sonra bile o eşyaları saklamak oyunculara çok cazip gelir. Bu, tıpkı bir zafer hatırası ya da turistik eşya gibidir.

Film izlerken dikkatimizi karakterlere ve onların konuşmalarına veririz. İçinde bulundukları ortam ya da etraflarındaki ayrıntılar ise dikkatimizden kolayca kaçabilir. İşte, bu yüzden, setlerin ya da sahne donanımlarının tekrar kullanıldığını çok az izleyici fark eder. Burada göreceğiniz ayrıntılar, film ve dizi yapımcılarının “Eski bir şeyi geri dönüştürmek varken yenisine neden para harcayalım!” diye düşündüklerini kanıtlıyor.

Genel olarak bir kıyafet ne kadar gerçekçi görünürse oyuncuların o kıyafeti sette giymesi de o kadar zordur. Keza sinema tarihi, kostümlerin gerçek bir işkence aracına dönüştüğü birçok vakayla doludur.