5 Dakika Daha Uyuyabilmek İçin Her Şeyi Feda Edebilecek 18 Kişi
Eminiz ki, her insanın güzel bir uyku çekmekten başka bir şey düşünemediği zamanları olmuştur. Böyle zamanlarda, rahat bir yatak, temiz çarşaflar ve yumuşacık bir yastık gibi küçük şeylerin kıymetini daha iyi anlarız. Uykusuzluk, sadece vücudumuzu kötü etkilemekle kalmaz, beynimiz de uykusuzluktan etkilendiği için ortaya komik hikâyeler çıkmasına da neden olur.
Olumlu Bak ekibi olarak, uykusuzluk yüzünden hepimizin başına gelen komik durumları derledik. Görünüşe bakılırsa, herkesin ortak derdi olan uykusuzluk hakkında birçok internet kullanıcısının da söyleyecekleri varmış.
- Bir süre önce gece mesaisine kaldığım bir işte çalışıyordum. Bir keresinde işten çıkınca arkadaşlarımla bir gece kulübüne gittik ve çok eğlendik. O kadar yorgundum ki, arkadaşımın evinde nasıl uyuyakaldığımı bile hatırlamıyorum. Sabah, o zaman tatilde olan patronum beni arayarak dün mesaimin nasıl geçtiğini sordu. Gözlerimi açtığımda nerede olduğumu bile anlayamamıştım. Neyse, üst üste iki mesai yaptığımı söyledim ve telefonu kapatıp uyumaya devam ettim. Patronum insan kaynaklarını arayarak çalışanların hepsine kızdı, ama sonrasında benim başım belaya girdi.
İşe bu şekilde geldim ve gerçekten de güzel bir tatile ihtiyacım olduğunu fark ettim.
- Bu hafta çok yorgundum ve erken yatmaya karar verdim. Çünkü, gözlerimi açık tutamıyordum. Uykuya daldıktan sonra rüyamda ilk iki dersimin iptal olduğunu ve istediğim kadar uyuyabileceğimi gördüm. Uyurken bile alarmımı 6:50’ye kurduğumu hatırladım ve değiştirmemin iyi olacağını düşündüm. O sırada uyandım ve telefonumu elime alıp alarmı değiştiriyordum ki, okulumu yıllar önce bitirdiğimi ve işe gitmem gerektiğini fark ettim. Çok üzüldüm ve alarm çalana kadar uyumaya devam ettim. © ElektroOniks / pikabu
- Büyük oğlum bir yaşındayken neredeyse hiç uyumuyordu. Uyumadığı zamanlarda ya çığlık atıyordu ya da bir şeyler yiyordu. İşe gitmek bana tatil gibi geliyordu, çünkü metroda 40 dakika uyuyabiliyordum. Vücudum yaslanacak bir yer bulduğu an her yerde uyuyabiliyordum. Başlarda ayakta dururken bile uyuyabildiğimi keşfettim. Sonra, yürürken bile uyuyabildiğimi fark ettim. Üstünden neredeyse 20 yıl geçmesine rağmen hâlâ uykum varmış gibi hissediyorum. © Doddy / pikabu
- İkizlerimiz doğduğunda kocam ile zor zamanlar yaşadık. Bir keresinde ikisini aynı anda uyutmayı başarmıştık. Eşim banyoya girdi ve ben de bir şeyler içmek istedim. Mutfakta sessiz bir şekilde karanlıkta oturuyordum. Eşim duştan çıktığında beni bulamadı. Her yere bakınıp beni aradı. Sonunda beni mutfakta bulduğunda oldukça korkmuş bir haldeydi. “Bizi bırakıp gittiğini düşündüm!” dedi ve gerçekten korktuğu yüzünden belliydi. Dürüst olmak gerekirse, ben de kaçıp gitmeyi düşünüyordum. © rusvod17 / pikabu
- Bir hafta önce bir çay kaşığını ve boş bir bal kavanozunu dolaba koydum. Dün ise, diş macununu hiçbir yerde bulamadım. Ancak sonra, diş macununun da buzdolabında olduğu ortaya çıktı. Cuma günü, anahtarımı anahtar deliğine ters bir şekilde sokmak için bayağı uzun bir süre uğraştım. Son olarak birkaç saat önce, rahatlamak için küveti doldurup içine girdim. Derken, çoraplarımın hâlâ ayağımda olduğunu fark ettim. İşte, o an, uzun bir banyo keyfinin problemlerimi çözmek için yeterli olmadığını ve uzun bir tatile ihtiyacım olduğunu anladım. © Buhalsbomjami / pikabu
- Bir uluslararası taşımacılık firmasında şoför olarak çalışıyorum. Bir keresinde sınırda yolculuk sırasında uykuyla baş etmek konusunda görevlilerle konuşuyordum. Eski şoförlerden biri, “Arabamda bir oyuncak ayı vardı. Onunla konuşurdum.” dedi. Oyuncak ayının nasıl yardımcı olabildiğini anlamadık. Sonra bize, “Yardımcı olmuyor. Ne zaman ki, oyuncak ayı sorularıma cevap vermeye başlıyor, o zaman dinlenmem gerektiğini anlıyorum.” diyerek durumu açıkladı. © merc.124 / pikabu
- Tatilsiz ve hastalık izinsiz, her hava koşulunda 2 işte çalıştığım, eşim ve 2 kızıma baktığım 4 yıl ve 2 ay sonunda bugün sonunda ev kredisini kapattım. Yarın tatile çıkıyorum ve nihayet dinlenmiş bir şekilde uyanmayı hatırlayabileceğimi umuyorum. © Aproximator / pikabu
- Marketten çıktığımda arabamı açmaya çalışan bir adam gördüm. Elimdeki anahtara basarak arabayı açtım ve adamın tepkisini izledim. Gözlerinden uyku akan bir şekilde bana baktı, sonra arabaya ve elindeki anahtarına baktı ardından kafasını yakında park ettiği tıpatıp aynı arabaya çevirdi. Özür dileyerek işinden dolayı çok yorgun olduğunu açıkladı. Bu kadar yorgunsa metroya binmesinin daha iyi olacağını söyledim. Bagajı açarak elimdeki torbaları yerleştirdim ve ön camı temizlemeye başladım. Adam sonra geri dönüp bagaja kendi torbalarını koydu ve bagajı kapattı. Ardından bana bakıp torbalarını geri alırken, “Evet, metroya binsem daha iyi olacak.” dedi. © Alvion / pikabu
- Eve dönüyordum ve sırtında çantasıyla yürüyen 10 yaşında bir çocuk gördüm. Çocuğun yere düştüğünü ve hareket etmediğini görünce yanına koştum ve bir şeyi olup olmadığını kontrol ettim. Çocuk bana yorgun gözlerle baktı ve “Bir şeyim yok. Sadece yorgunum.” dedi. © faiko / pikabu
- İşim gereği 9 saat hotel lobisinde bekliyorum, otele gelen misafirleri karşılıyorum ve misafirler ayrılırken onları geçiriyorum. Dün o kadar yorgundum ki, onu beklediğim sırada metro geldiğinde ve yolcular indiğinde onlara “İyi akşamlar, otelimize hoş geldiniz.” dedim. © sunnyhead / pikabu
- Otobüsteydim ve önümde bir adam oturuyordu. Oldukça rahatsız ve yorgun görünüyordu. Telefonu çaldı ve “Ne zaman? Şimdi mi? Yarına kadar bitmesi mi gerekiyor?” dedi. Ardından gülümsedi ve “Bak ne diyeceğim. Projeyi yapmayacağım, ne yakında, ne yarın ne de herhangi bir gün! Yoruldum artık. İstifa ediyorum!” diyerek telefonu kapattı. Otobüste olduğum 20 dakika boyunca adamın yüzünden gülümsemesi silinmedi. © Psycho007 / pikabu
- Fiziksel olarak yorgun olduğum çok nadirdir. Bugün, trafik lambasının yeşile dönmesini bekliyordum. Ancak, sonradan lambanın yeşile dönmesi imkânsız olduğunu, çünkü bu kavşakta trafik lambası olmadığını fark ettim. © marshallmigrain / twitter
- 8 yaşındayken bir bahar akşamında erkenden uyuyakalmıştım. Ağabeylerim okula gitme zamanım geldiğini söylerek beni uyandırmışlardı. Onlara “Neden dışarısı aydınlık değil?” diye sormuştum, onlar da “Bugün hava kapalı.” diye yanıt vermişlerdi. Yataktan kalktım, çantamı hazırladım, yüzümü yıkadım ve giyindim. Evden çıkmaya hazır olduğumda annemlere haber vermeye gittim. Annem, “Gecenin 11’inde nereye gidiyorsun?” diye sordu. İşte, o an ağabeylerimin beni kandırdığını anladım. Yaptıkları bu şakayı hatırladıkça hâlâ gülüyoruz. © gagota / pikabu
- Hayatımdaki en büyük hayal kırıklığını kahvaltı için krep ve çilek almaya gittiğimde yaşadım. Bütün gece güzel bir kahvaltı yapmanın hayalini kurmuştum. Sonra fark ettim ki aldıklarım çilek değildi, bir paket et almıştım. © Podslushano / Ideer
- İşten sonra metrodan çıkmıştım. Çok yorgundum ve hiç keyfim yoktu. Bir anda bir adam çantamı kaptı ve koşmaya başladı. Donup kalmıştım ve birden aslında çantamın çalınmasının umrumda olmadığını fark ettim. Çantamı çaldıysa çaldı, yapacak bir şey yoktu. Sonra adam geri döndü ve çantamı bana geri verdi. “Bunu yapamayacağım. Beni kovalaman gerekiyordu. Üzgünüm. Hoşça kal.” dedi ve koşarak uzaklaştı. © Podslushano / Ideer
Uykunuzu alamadığınızda siz de komik hâllere düştünüz mü? Yorumlarda bizimle paylaşın!
Bu Yazıyı Paylaşın