Bu Hayatta Her Şeyin Bize Bağlı Olduğunu Gösteren ve İlham Veren 14 Hikâye
Hangimiz her şeyden vazgeçmeyi istediğimiz durumlarla karşılaşmadık ki! Hayatımızın aşkından ayrılmak, ihanet, işimizi kaybetmek... Bunların hepsi bizi endişelendirir. Kulağa klişe gibi gelse de böyle zor durumların üstesinden gelmeyi başarırsanız o zorluktan güçlenerek çıkarsınız. Eskilerin dediği gibi, her şey insanlar için.
Olumlu Bak ekibi olarak, hayatlarını iyi yönde değiştirmek için elinden geleni yapan Reddit kullanıcılarının bir tartışmasına rastladık. Bu insanlar çok şey yaşamış ve yaşadıklarıyla başa çıkmaları hiç de kolay olmamış. Fakat hepsinin ortak bir yanı var: Pes etmemişler ve sonunda istediklerini elde etmeyi başarmışlar.
- Aşkı bulma arayışımın bendeki sorunları çözmeyeceğini fark ettim. Ruhumdaki boşluğu doldurmak için erkekleri manipüle etmeyi ve kullanmayı bıraktım. Erkeklere alet gibi değil, insan gibi davrandım. Sonunda âşık oldum ve bugüne kadar gördüğüm en harika insanla evlendim. © RoxxyKaos / Reddit
- Sorumluluk aldım. Yani, şunu demek istiyorum; bu hayatın benim olduğunu ve onu değiştirebilecek tek kişinin kendim olduğunu kabul ettim. Sorumlusu sadece benim. İçkiyi, sigarayı ve tüm diğer kötü alışkanlıklarımı bıraktım. Kilo vermek için antrenman yapmaya ve kalori saymaya başladım. 2 yıl sonra, şimdi her zamankinden daha sağlıklıyım. Etrafımda sevdiğim ve beni seven insanlar var. Hayatımdaki (ailem dâhil) tüm zehirli insanlardan kurtuldum. Şu anda evlenmek ve kendi işimi kurmak üzereyim. © theokoss53 / Reddit
- Detroit’te yaşıyordum. Orada gökyüzü gridir. İşten kovuldum. Ben de evimi sattım, bir karavan aldım ve Los Angeles’a taşınıp, orada okula gittim. Şimdi hayal edebileceğiniz en harika şeylerden bazılarını yapıyorum. Birkaç yayıncılık işi, ormana yapılan geziler, ıssız mağaraları keşfetmek, ünlülerle tanışmak, uçaktan atlamak ve akademik konferanslarda sunum yapmak bunların bazıları. Ayrıca, arkeoloji alanında doktoramı tamamlamaya çalışıyorum. Kısaca durum bu. © b**tmike1 / Reddit
- Büyürken hep biraz şişmandım. Neredeyse on yıldır rejim yapıyordum. Sonunda diyet yapmanın etkili olmadığı aşamaya geldim. Kilo veremiyordum ve üstelik çok fazla da yemiyordum. Artık bu kadar yeter, dedim. Bu yeme alışkanlığını yenmeye karar verdim. Abur cuburları, atıştırmalıkları ve düzensiz yemeyi bıraktım. Vücudum 2 hafta içinde toparlanmaya başladı. O zamandan beri 2 yıl geçti ve şu anda görünüşüme bayıldığımı söylemekten gurur duyuyorum. Mükemmel görünmüyorum, ama memnunum. Artık yiyeceklere bağımlı değilim ve bilinçli besleniyorum. Sadece yiyecek bağımlılığı da değil. Onu kontrol altına alır almaz hayatımdaki her şey belirgin bir şekilde düzeldi. Genel olarak kendimi daha mutlu hissediyorum... © HmCantPickUsername / Reddit
- Üniversiteden sonra ilk gerçek işime girdim. İş yerinde bir kızla tanıştım. Bir bebeği vardı, ama ortada bir baba yoktu. Evlendik, banliyöde bir ev ve bir iki araba satın aldım. Çünkü yapmam gerekenin bunlar olduğunu sanıyordum. 2 yıl sonra ikimiz de sefil hâldeydik ve o, teselliyi başka bir erkeğin kollarında buldu. Kendimi tamamen kaybetmiştim. Evliliğim yürümemişti, iş yeriyle yaptığım sözleşme bitiyordu ve son derece bunalmıştım. Sonra babam bana, en yakın arkadaşlarımdan ikisinin yaşadığı Los Angeles’a bir uçak bileti aldı. Bu basit hareket hayatımı değiştirdi. Los Angeles’a gittim ve arkadaşlarımla çok eğlendim. Beni oraya taşınıp, kendileriyle yaşamaya ikna ettiler. Eve geri uçtum, evi ve arabaları sattım, eşyalarımı topladım ve oradan ayrıldım. Bu, 20 yıl kadar önceydi. O arada muhteşem bir kadınla evlendim. 2 harika çocuğumuz oldu. Los Angeles’da ve New York’ta yaşadım. Şimdi de Denver’dayım. Bol bol seyahat ettim, rock yıldızlarıyla parti yaptım. Karnıma ağrılar girene kadar güldüm. İlk karımla yaşamaya devam etseydim hayatımın neye benzeyeceğini hayal bile edemiyorum. Onu yıllar sonra bir düğünde gördüm. Yaptıklarından dolayı üzgün olduğunu söyledi. Ona üzülmemesini söyledim ve bunun için ona teşekkür ettim. © tizod / Reddit
- Bir trafik kazasında yaralandım. İşimi kaybettim ve 19 yıllık karım, sonunda beni başka bir adam için terk etti. Geride 17 yaşındaki kızımızla 2 yaşındaki oğlumuzu bıraktı. İşim yoktu, arabam yoktu, param yoktu. 2 çocuk ve ayda 2.000 dolar kira ödemesiyle kalakaldım. Karım gittikten 2 gün sonra emlakçı ruhsatı sınavına girdim ve GEÇTİM! Ona sürpriz yapmayı planlamıştım ve başarısız olursam diye gizli gizli çalışmıştım. Bir iş buldum. Bir de gece işi buldum ve sonra 2 iş daha buldum. Fakat sonra yerel bir müteahhit bana iş teklif etti. Birkaç ay sonra beni geçici acentemden aldılar. Maaş bağladılar, komisyon verdiler ve bu, benim için çocuklarımın hayatlarını tamamen değiştirecek bir fırsat oldu. 4 işte birden çalışırken tek işe düştüm ve kendi hakkımda mümkün olduğunu bile düşünemeyeceğim şeyler öğrendim. Bu, tam 3 buçuk yıl sürdü. Fakat bir şansım olsa tek anını bile değiştirmezdim. © NoDozDad / Reddit
- Depresyon yüzünden üniversiteyi bıraktım. Nefret ettiğim bir müşteri hizmetleri işi yapıyordum. Bana hak ettiğim gibi davranmayan biriyle ilişki yaşıyordum ve aklımdan kötü kötü şeyler geçiyordu. Erkek arkadaşım ve arkadaşlarım okula dönmenin anlamsız olduğunu söylemişlerdi ve onlara inanmıştım. Sonra kitaplardan bahseden bir yabancıyla tanıştım. Üniversiteyi bıraktığıma inanamadığını söyledi, çünkü tutkulu olduğum çok belliydi. Ertesi sabah eşyalarımı topladım ve erkek arkadaşımı terk ettim. Sonra da üniversiteye yeniden başvurdum. Neredeyse 10 yıl sonra, bugün nitelikli bir öğretmenim. İşimi seviyorum ve bir evim var. Ayrıca, o yabancıyla evlendim. © Ginger-Crafter / Reddit
- Liseyi bırakmıştım, sonu olmayan bir işte çalışarak yılda 30.000 dolar kazanıyordum. Daha 20 yaşındayken kız arkadaşımın hamile olduğunu öğrendim. Dünyaya getirdiği çocuğa bakamayan, parasız bir baba olacağımı düşünüyordum. O yüzden bir hazırlık kursuna gittim ve 21 yaşında tam da kızım doğduğu zaman üniversiteye girdim. 24 yaşında kız arkadaşımla evlendim ve o zamandan beri 2 çocuğumuz daha oldu. Şu anda yılda rahat 200.000 dolar kazanıyorum. Harika bir kariyerim var ve her şeyin yoluna girdiğini hissediyorum. © whatwouldbiggiedo / Reddit
- Hayatımda başarabileceğim en iyi şeyin evlenmek ve de doğru erkekle evlenmek olduğuna inanarak büyüdüm. Bir kadın olarak hırslarım, gelecekteki kocamın kariyeriyle ve onunla yapacağımız çocuklarla sınırlıydı. O yüzden, kendimi ilişkiden ilişkiye atıp, bütün gerekleri yerine getirebilecek adamı bulmak için kişiliğimi bir yana bıraktım. Sürpriz! O ilişkilerin hiçbiri yürümedi. Sonunda onların hiçbiriyle mutlu olmadığımı anladım ve kendimle mutlu olmaya karar verdim. Bir yıl sonra doğal yoldan gelişen bir ilişkim oldu; o kişiyle 10 yıldır beraberiz. © austenQ / Reddit
- 13 yaşında evden atıldım. Birkaç hafta evsiz yaşadıktan sonra yaşlı bir hanımla tanıştım. Arka bahçesindeki yangın yüzünden ağır hasar almış mobil evini bana ayda 100 dolara kiralamayı kabul etti. Bana tek odalı bir daire kiralamayı kabul eden başka bir yaşlı hanım bulana kadar birkaç ay orada yaşadım. O ev ise galiba ayda 300 dolardı. Ayrıca, bahçedeki işleri ve evin tamirat işlerini yapmam gerekiyordu. Üniversiteye gitmek için oradan ayrılana kadar böyle devam ettim. Üniversitede çok zorlandım, çünkü 2 tam zamanlı işte çalışan tam zamanlı bir öğrenciydim. Müstakbel karımla tanıştım, üniversiteyi bitirdim ve ailemle iletişim kurmaya çalıştım. Çok zor oldu.
Evlendim ve iyi kazandıran bir iş bulmak için bir yıl uğraştım. O zamandan beri işler gitgide düzeldi. 2017’de nakit ödeyerek ilk evimizi aldım. İlk bebeğimiz 2019’da doğdu ve Ağustos 2020’de milyoner oldum. Deli gibi çalışın, biriktirin ve akıllıca yatırım yapın. Her şey yoluna girer! © killacross4479 / Reddit
- Üniversiteye gittim ve grafik tasarım bölümünden mezun oldum. Sonunda çok az kazandıran tam zamanlı bir tasarım işi buldum. Kurum içi bir işte çok küçük bir ekipti ve yükselme şansı pek yoktu. Valve ya da Rockstar gibi bir oyun geliştiricisi için çalışmayı hayal ediyordum, ama bunu gerçekleştirmek için boş zamanlarımda hiçbir şey yapmıyordum. 25 yaşında işime tutkuyla bağlı olmamanın benim için doğru olmadığına karar verdim. Hayatta ne yapmak istediğimi anlamaya karar verdim ve bunun tıp olduğunu fark ettim. Yerel hastanede gönüllü olarak çalışarak başladım. Sonra orada tam zamanlı sağlık asistanı oldum. Başarısız bir girişimdi. Erkenden bırakacaktım, ama inat ettim. Ne yazık ki tıp fakültesine gidemiyordum. O yüzden, başka fırsatlar yaratmak ve kolaylaştırmak için yüksek lisans yapmaya karar verdim. Şu an tıp fakültesinin son sınıfındayım. Bütün sınavları ilk seferinde geçmeyi başardım ve yine de onur derecesiyle falan mezun olamayacağım. Tutku duyduğum bir şeyi yapmayı başardığım ve akademik potansiyelimi sonuna kadar kullandığım için mutluyum. © ChanSungJung / Reddit
- 20’li yaşlarımın ortalarından sonlarına doğru yeni kurulan küçük bir tasarım şirketinde çalışıyordum. İş yerinin sahipleri 7/24 işleriyle evliydi. Ben öyle yapmak istemiyordum, ama onların anlayışı böyleydi. Herhangi bir hataya veya olumsuzluğa (bir şeyi sorgulamak gibi) çok sert tepkiler veriyorlardı. Neredeyse bir yıl uykusuzluk sorunuyla uğraştım. Günde 3-5 saat uyuyabiliyordum. Derken bir gün bir şey oldu ve onların bana yönelttikleri öfkelerini ya da asabiyetlerini umursamamaya başladım. Bir hafta sonra kendimi daha mutlu, daha az stresli ve genel olarak daha olumlu hissediyordum. O şirketin dışında da değerim olduğunu fark edene kadar birkaç yıl daha o olumsuz ortamda çalıştım. Tekrar serbest çalışmaya başlayınca şirket tecrübemle birlikte yeteneklerimin sadece iyi değil, aynı zamanda pazarlanabilir olduğunu da fark ettim. 6 ay içinde yeni bir iş buldum. © clovisx / Reddit
- O zamanki kız arkadaşım, eski erkek arkadaşıyla birlikte olmak için beni terk etti. Ona nedenini sorduğum zaman, okulda ne kadar zorlandığımı gördüğünü ve başarılı olmayacak biriyle birlikte olabileceğini sanmadığını söyledi. Bunalımla geçen birkaç aydan sonra mutfakta kendimi geliştirmek için (o sırada zaten mutfakta çalışıyorum) okulu bırakmaya karar verdim. İşler bayağı iyi gitti ve artık oldukça başarılı bir yemek hazırlama işi yürütüyorum. Ek olarak da özel akşam yemekleri düzenliyorum. © aszma / Reddit
- Fabrikadaki işime son verildikten sonra kendimi bir anda Toronto sokaklarında buldum. 1990’lı yılların başıydı. 9. sınıfa kadar okumuştum. Param yoktu, arkadaşım yoktu, iş referansım yoktu ve ailem yoktu. Peki, ne yaptım? İnanılmaz derecede kirli, berbat, daracık bir bodrum katı daire buldum. Sosyal yardıma başvurdum ve içkiyi, sigarayı (sağlıksız olan her şeyi) bıraktım. Bir spor salonuna üye oldum ve günde 4 saat antrenman yaptım. Liseyi dışarıdan bitirdim, dikkatimi dağıtacak herkesten ve her şeyden de uzak durdum. Sonra üniversiteye başvurdum. Kabul edildim. Başka bir şehre taşındım ve sonraki 4 yılda Felsefe Bölümü’nden lisans diplomamı aldım. Sonraki 10 yılda da yüksek lisansımı ve hatta doktoramı tamamlayana kadar okudum. Ardından birkaç yılı öğretim görevlisi olarak geçirdim. İyi para kazandım ve bol bol eğlendim. Şimdi çok mutluyum ve bunca yıldır yaptığım şeyleri yapmasaydım hayatımın tam tersi bir yöne gidebileceğini biliyorum. Herkesin eninde sonunda hayatını ciddiye alması gerekiyor. © lacks_imagination / Reddit
Sizin de yaşamınızı iyi yönde değiştirmenizi sağlayan bir başarı hikâyeniz var mı? Aşağıdaki yorumlar kısmında bizimle paylaşın!