“Seni Yalnız Bırakmayacağım!” Salma Hayek ile Penélope Cruz’un Nasıl Ömürlük Arkadaş Olduklarının Hikâyesi

Bazı insanların başkalarının içindeki iyiliği görme ve ihtiyacı olanlara ne zaman koşulsuz destek vereceğini bilme yetisi vardır. İşte, Salma Hayek, Penélope Cruz’u Hollywood’daki ilk zamanlarında gördüğü zaman aklından tam da bunlar geçmişti.

Olumlu Bak’ta biz bir film gibi görünen, ama gerçek hayatta yaşanmış hikâyeleri seviyoruz. Hayek ve Cruz’un birbirleriyle karşılaştıkları için ne kadar şanslı olduklarını size anlatmamızın nedeni de bu!

Bu hikâyeyi anlatmak için 1990’lara, Salma Hayek’in Amerika Birleşik Devletleri’ndeki oyunculuk kariyerine yeni başladığı zamanlara gitmemiz gerekiyor. Salma, kendi ülkesi Meksika’da zaten ünlüydü, ama Latin aksanıyla Hollywood’a girmek kolay değildi.

Diğer taraftan Penélope Cruz, birkaç İspanyol televizyon dizisinde aldığı roller sayesinde medyanın ilgi odağı olmuştu. Onca zaman sabrederek ve sıkı çalışarak sonunda Hollywood’da bir rol almayı başarmıştı. O yüzden, bu role hazırlanmak için 2 aylığına Amerika Birleşik Devletleri’ne gitmeye karar vermişti. Orada hiç kimseyi tanımıyordu, ama kendisine Hollywood’da bir yol çizmeye kararlıydı.

Neyse ki Penélope Cruz, Salma Hayek ile tanıştı. Gerçi sadece telefonda konuşmuşlardı. Hayek, Cruz’un Los Angeles’a gideceğini öğrenince hiç düşünmeden ona yardım etmeye karar verdi. Meksikalı oyuncu, Hollywood sinemasında kendine bir yer edinmeye çalışmanın ne kadar zorlayıcı ve yalnız bir yolculuk olduğunu biliyordu.

Cruz, bir otelde kalmayı planlayarak Los Angeles’a geldi. Fakat Hayek, onu havalimanından almakla kalmadı, aynı zamanda ona " Otele gitmiyorsun. Benim evime geliyorsun, çünkü bu iş başlarda çok zordur ve kendini çok yalnız hissedeceksin." dedi. Cruz’un anlattığına göre, Hayek’in evindeyken öyle korkmuştu ki gecenin bir yarısı Hayek’in elini tutup kalmıştı.

İşte, bu oyuncular böyle tanıştı. O zamandan beri de birbirlerini hep desteklediler. Aradan onlarca yıl geçmesine, ikisinin de yoğun iş programları ve özel hayatları olmasına rağmen, birbirlerine karşı olan hisleri hiç değişmedi. İşin aslı, o zamandan beri birbirlerini kız kardeş olarak görüyorlar.

Cruz, Hayek’in her zaman ne kadar iyi bir arkadaş olduğunu anlattı. “Bana ’Beni tanımıyorsun, istesen de istemesen de evime geliyorsun. Senin tek başına bırakmayacağım.’ demişti.” Oyuncu, “Sadece telefonda konuştuğum, tanımadığım birinin beni almaya havalimanına gelmesi ve otelde kalmama izin vermemesi muhteşemdi.” diyerek devam etti.

Kariyerlerinin en başından itibaren sadece tek bir yapımda birlikte oynayabildiler. O da 2006’da vizyona giren Bandidas filmiydi. Film pek başarılı olmadı, ama onlara birlikte çalışma zevkini tattırdı.

Hayek’in gerçekten harika bir arkadaş olduğunu Cruz’a kanıtlayan şeylerden biri de 2007’deki Oscar adaylarının anons edildiği törendi. Hayek, Cruz’un adaylığından bahsetti ve onunla gurur duyduğu için kendisine hâkim olamayıp, herkesin önünde sevincini açıkça belli etti.

Bu kadınların birbirlerine duydukları sevgiyi fark etmemek imkânsız. Onlara beyaz perdede birlikte görünme fırsatı vermeleri için Hollywood yapımcılarına seslenmek istiyoruz. Keşke dileğimizi gerçekleştirseler!

Uzun süreli, koşulsuz ilişkiler hakkında ne düşünüyorsunuz? Bugüne kadar bir yabancı için yaptığınız en büyük iyilik neydi?