Biri “Çöpte Bir Bebek Var” Diye Seslendi. Bunun Üzerine Genç Bir Adam, O Terk Edilmiş Çocuğu Yetiştirmeye Karar Verdi ve Henüz 22 Yaşındayken, Hiç Beklenmedik Bir Şekilde Bekâr Bir Baba Oldu
Jimmy’nin hayatı, henüz 22 yaşındayken, 4 aylık terk edilmiş bir çocuk bulmasıyla bir gece içinde tamamıyla değişti. İlk başta zorlu bir yolculuk gibi görünen bu süreç, onun için değerli bir hediyeye ve hayata dair bir derse dönüştü. Hayat bizi zorlu kararlarla karşı karşıya bıraktığında, bize onları yenip ilerleme gücü de veriyor. Bu sayede Jimmy, sahip olduğu gücü ve kararlılığı asla hafife almaması gerektiğini öğrendi.
Olumlu Bak olarak, Jimmy’nin koşulsuz sevgisinden ve ilham verici bağlılığından çok etkilendik. O yüzden, genç bir adamın kocaman yüreği sayesinde kaderi tamamıyla değişen bir çocuğun hikâyesini sizlerle paylaşmak istiyoruz.
Düşünülmez olanı gördü
Bu tür hikâyelerin sadece filmlerde olduğunu düşünürüz, ama Jimmy bunu gerçekten yaşadı. Her şey o sıralarda Amerika’da okuyan genç adamın Noel’de Haiti’deki evine yaptığı ziyaretten dönüşünde başladı. Yılbaşı gecesi, Jimmy, Haiti’deki küçük çocuklara hediyeler almak için görevlendirildiği yetimhaneyi ziyaret etmişti. Ama kaderinin çok kısa bir süre sonra değişeceğinden bihaberdi.
Jimmy, yetimhaneye giderken bir grup insanın bağrıştığını duydu. Oraya yaklaştı, neler olduğunu sordu ve bir kadın, “Çöpte bir bebek var!” dedi. Jimmy, olay yerine ulaştığında ’’büyük bir çöp yığınının üzerinde ağlayan bir erkek bebek" olduğunu gördü. Bebeğin üstünde kıyafeti yoktu ve minik vücudunda ateş karıncaları geziniyordu.
Oradaki kalabalık, lanetli olabileceğini düşünerek bebeğe yardım etmek için hiçbir şey yapmıyordu. Kendi aralarında “O bebeğe asla dokunmam. Onu oraya kimin bıraktığını bilmiyorum.” gibi şeyler fısıldaşıyorlardı.
Bebeği kurtardı
Jimmy’nin kalbi bu manzara karşısında paramparça oldu ve gözleri yaşla doldu. Masum bebeği bu durumdan bir an önce kurtarmak için her şeyi yapmaya hazırdı. Bu sebeple, neredeyse içgüdüsel olarak hızlıca oraya koştu, çocuğu aldı, ağlayan çocuğu temizleyip giydirmek ve beslemek için doğruca annesinin evinin yolunu tuttu.
Jimmy ve annesi, ertesi gün bebeği hastaneye götürdü ve hem ateş karıncası ısırıklarını hem de geçirdiği alerjik reaksiyonları tedavi ettirdi. Jimmy, onu eve götürecek annesi, babası veya akrabası olmadığı için bebeği koruma altına almak maksadıyla gerekli yasal adımları attı ve onun yasal vasisi oldu.
Hayatını değiştiren kararı verdi
Kendisini hayatını değiştirecek bir ikilemin içinde bulan bu genç adam, ne yapması gerektiğini düşündüğü bir sürü uykusuz gece geçirdi. Başına böyle bir şey gelebileceğini tahmin bile edemezdi. Ne de olsa o, yalnızca birkaç günlüğüne ailesini ziyaret eden bir öğrenciydi ve henüz bir ebeveyn olmaya hazır değildi. Ancak aynı zamanda içindeki bir ses, kaderin kendisini bu bebekle bir araya getirmesinin bir sebebi olduğunu söylüyordu.
Jimmy, nihayet cesaretini toplayıp dik durmaya ve içinde bulunduğu duruma kararlılıkla göğüs germeye karar verdi. Bu masum bebeği kaderine terk etmeyecekti. Ona Emilio Angel adını verdi, onu artık sonsuza dek bağrına basacaktı.
Karşısına çıkan engelleri tek tek aştı
Ancak henüz öğrenci olan Jimmy’nin kafası, geleceğine dair belirsizlikler ve karışıklıklarla doluyordu. Küçük bir çocuğa nasıl bakacağı ve büyüteceği hakkında hiçbir fikri yoktu, ama ne pahasına olursa olsun bunu yapmaya kararlıydı. Bu zorlu yolculukta bir şekilde yolunu bulacağını ve attığı her adımda önünün biraz daha aydınlanacağını biliyordu.
Keza her şey tam da bu şekilde gelişti. Okul için Amerika’ya geri dönmek zorunda kaldığında Emilio ile ailesi ilgileniyordu. Arkadaşları ise bebek için gerekli kıyafetleri satın alıyor, maddi destek sağlıyor ve dualarını eksik etmiyordu. Jimmy ile Emilio’nun çevresi sevgiyle kuşatılmıştı ve sevenlerinin desteğiyle kutsanmışlardı.
Ancak tüm bu desteğe rağmen, maddi ve manevi anlamda Emilio’dan hâlâ tek başına Jimmy sorumluydu ve önündeki ekonomik zorluklarla başa çıkması gerekiyordu. Hâlâ öğrenciyken ve genç bir adam olarak hayatın gerçeklerini anlamaya çalışırken bir çocuk yetiştirmek kolay değildi. Bu yüzden okulu bırakmaya ve tam zamanlı olarak bebeğe bakmaya karar verdi.
Babalığı açık yüreklilikle kabul etti
Şu an kendini tamamıyla babalığa adamış bir ebeveyn olan Jimmy, dünyaları verseler Emilio ile yaşadığı hayatı değişmeyeceğini söylüyor. Bu çıktığı yolculuk, gelecek ne getirirse getirsin ona hazırlıklı olmayı ve hayatın zorluklarına karşı her an ve açık yüreklilikle yüzleşmeye hazır olmayı öğretti.
Jimmy’nin bu eşsiz deneyimi ona ayrıca, evrenin bazen nimetlerini farklı mücadeleler ve zorluklar şeklinde sunduğunu, ancak bu zorlukların aslında birer hediye olduğunu, fakat bunu sadece onlara göğüs germeye karar verdiğimizde anladığımızı gösterdi.
Şu an Jimmy, “Emilio’yu evlat edinme ve bu değerli çocuğu yasal olarak nüfusuna geçirme” olarak ifade ettiği bir sonraki mücadelesinden başarıyla çıkmaya kararlı. Küçük çocuk, onu çevreleyen şefkat ve sonsuz sevgi sayesinde gelişip büyüyor. O, akıllı bir çocuk, yaşama karşı sınırsız bir coşkusu ve enerjisi var. Babası, ufaklığın spor yapmayı, telefonda konuşmayı ve gitar çalmayı sevdiğini, ayrıca müzisyen olmak istediğini söylüyor.
Jimmy, hayat ne zaman karşısına bir zorluk ya da mücadele çıkarsa “İnsanlık için en büyük katkınız yaptığınız bir şey değil, yetiştirdiğiniz bir insan olabilir.” sözünü aklına getirdiğini söylüyor. Hatta bu sözün, çıktığı bu harika yolculuğa devam etmesi için ihtiyaç duyduğu kudreti kendisine verdiğini de ekliyor.
Jimmy’nin büyük cesaret ve kararlılık gerektiren bu yolculuğu hakkında siz ne düşünüyorsunuz? Bizimle paylaşmak istediğiniz, benzer ve ciddi özveri gerektiren bir hikâyeniz var mı?