Yalnız Olmak Neden Kişisel Gelişiminizin En Zengin Kaynağı Olabilir
Yalnız olmak, bazılarımız için, yalnızlık ve hayal kırıklığıyken, diğerleri kendilerini yalnızken daha güçlü ve özgür hissedebilir. Eğer ilk gruptaysanız, bakış açınızı değiştirerek ikinci gruba katılabilir ve yalnız olmanın bir felaket olmadığının farkına varabilirsiniz. Yalnızlığınız bir seçim veya olayların beklenmedik bir şekilde değişimi de olsa, yalnızlık, kişiliğiniz için çok yararlı ve görmezden gelemeyeceğimiz oranda gelişme imkânı sunuyor olabilir.
Olumlu Bak’ta bizler, yalnızlığın neden hayatınızın en zengin dönemlerinden bir olabileceğiyle ilgili birkaç ikna edici sebep bulduk.
Klişeleri yıkmanın zamanı.
Yalnız olmayı seçen insanlar giderek artsa da çoğumuz hâlâ bir çift olmanın ve kendi ailemizi kurma gerekliliğinin getirdiği sosyal baskısıyı hissediyor. İlişkisi olmayan insanlara hâlâ yalnız ve öz güvensiz gibi bakılabiliyor ve bu klişenin artık değişmesi gerekiyor. Bazı insanlar yalnız olmayı tercih eder, bu onların kendi tercihleridir ve buna saygı duymamız gerekir. Diğerleri, beklemedikleri bazı olaylar sayesinde kendilerini yalnız bulabilirler, ama iki şekilde de yalnız olmak bir damga değildir ve bu her zaman ’’yapayalnız’’ olunduğu anlamına gelmez.
Eğer şu anda (herhangi bir sebeple de olsa) yalnızsanız, ama bu hâlinizle kendinizi mutlu veya güvende hissetmiyorsanız, hayatınızın bu dönemiyle ilgili pozitif şeyler düşünmeye başlayabilirsiniz. İşte, bunun nedenleri:
Kendinize hedefler koyup, onlara ulaşabilirsiniz.
Yalnız olmak, yeni hedefler koymak ve bir ilişki içerisinde olsaydınız büyük ihtimalle gerçekleştirmek için vaktinizin olmayacağı şeyleri gerçekleştirmek için çok verimli bir zamandır. Yıllardır yeni bir dil öğrenmenin hayalini mi kuruyorsunuz? İşte, şimdi başlamanın tam sırası! Bu zamanı gerçekten, istediğiniz ve ihtiyacınız olan şeylere odaklanmak için kullanın. Sınırlarınızı genişletin ve ufkunuzu açın. Yeni bir hobi edinin veya yeni profesyonel hedefler koyun. Ne istiyorsanız onu yapın ve hayatı sonuna dek yaşayın!
Dünya ayaklarınızın altında.
Kendiniz için en iyi yol arkadaşı olabilirsiniz. Sadece hayal edin. Yolculuğunuzu tamamen kendi başınıza planlayabilirsiniz ve bunun için başkasının tercihlerini göz önünde bulundurmanız gerekmez. Gerçi, zor kararlar vermeniz ve zorlukların üzerinden kendi başınıza gelmeniz gerekecek, ama bu sizi daha güçlü yapacak. Nereye, ne zaman gitmek istiyorsanız gidin ve güzel gezegenimizin her noktasını keşfedin. Yeni yerleri ziyaret edin, yeni yemekler deneyin, yeni insanlarla tanışın ve tek başınıza yaptığınız yolculuğu hayatınızın en iyi zamanı hâline getirin!
Fiziksel ve mental sağlınızla daha iyi ilgilenebilirsiniz.
Yalnız olmak, uzun zamandır planladığınız bir sağlıklı beslenme tarzını veya yeni bir sporu denemek için mükemmel bir dönemdir. Mesela, günlük planlarınızı yalnızca kendi isteklerinize ve zevklerinize göre yapabilirsiniz. Sağlıklı beslenme, egzersiz, meditasyon, yeterli uyku ve düşünebildiğiniz diğer her şeyi yapmak için vakit bulabilirsiniz.
Gerçekten kim olduğunuzu öğrenebilirsiniz.
Kim olduğunuzu ve ne istediğinizi anlamak için kendinizle biraz daha fazla zaman geçirebilirsiniz. Bir zamanlar yaşadığınız ilişkinizdeki romantizmi özlüyorsanız, bu ihtiyacınızı kendiniz karşılayabilirsiniz! Kendinize çiçek, en sevdiğiniz çikolatadan bir kutu veya bir güzel bir mücevher alabilirsiniz. Niye olmasın ki? Kendinizi, en sevdiğiniz restoranda bir yemeğe veya gitmenin hayalini kurduğunuz resim galerisinde bir randevuya bile çıkarabilirsiniz.
Odağınızı diğer önemli ilişkilere kaydırabilirsiniz.
Romantik ilişkilerin dışında, yakın çevremizden bize gerekli desteği veren ilişkilerimiz de var: Arkadaşlarımız ve ailemiz. Yalnızlığınızın tadını çıkarırken bu önemli bağları güçlendirmek için de zaman ve efor harcayabilirsiniz. Arkadaşlarınızla buluşun, büyük aile yemekleri düzenleyin, en yakın ve en değerlilerinizin hayatlarında olan biteni öğrenin. Yeni arkadaşlar edinmek de yakın sosyal grubunuzu geliştirmenize ve mental sağlığınızı güçlendirmenize yardımcı olabilir.
Kendiniz için ’’o kişi’’ olabilirsiniz.
Uzun bir zaman boyunca kitaplar, filmler ve sosyal medya mecraları, seveceğimiz ve sonsuza kadar beraber kalacağımız “o kişiyi” aramanın (ve sonunda bulmanın) önemini vurguladı. Ama ya eğer o kişi şu anda etrafımızda değilse ve ya hayatımıza hiç gelmezse? Oturup “o kişinin” ortaya çıkmasını beklemeli ya da sabah akşam endişeli bir şekilde aşkı mı aramalıyız?
Hayır, siz yeterlisiniz. Öncelikle, kendiniz için “o kişi” olabilirsiniz ve bu, tamamen normal. Başkasını sevmek, önce kendimizi sevmekle başlar. Yalnızlığımıza gelişim ve kendimizi sevmek için olan bir zaman olarak bakarsak, biriyle tanıştığımızda, o ilişkiye çok daha fazlasını verebilir, hüzün ve pişmanlık değil huzur ve uyum sağlayabiliriz.
Bonus: İnternet kullanıcılarından hikâyeler
- Ne istersem, ne zaman istersem yapabiliyorum. Başkasının ne düşündüğünü umursamadan kendim icin para harcayabiliyorum. Hayatımla ilgili planlara veya kararlarıma başkasını dâhil etmem gerekmiyor. Bazen kendimi yalnız hissettiriyor, ama aynı zamanda hoş bir bencilliği var. © Unknown / Reddit
- Yalnız olmayı çok çok çok seviyorum. 5 yıldır yalnızım. Temel çıkarımlarım şunlar: Erken uyanabiliyorum veya uğraşacağım huysuz biri olmadan yatakta kalabiliyorum. İstediğim yerde yemek yiyebiliyorum ve bu her zaman düşük maliyetli oluyor, çünkü yalnızca ben varım. Hafta sonları her zaman heyecan verici, çünkü sevgilimin kardeşinin kızının doğum günü partisine katılmak zorunda değilim. Her zaman sevdiğim şarkıları dinleyebiliyorum. İstediğim filmi izlemeye gidebiliyorum ve eğer tek başınıza giderseniz bu çok ucuz bir şey. Sonuç olarak, işleri halletmek için kimseyi beklemediğim veya kimseye bağlanmadığımdan, dünya ve dünyada nasıl yaşanacağı hakkında çok fazla şey öğrendiğimi hissediyorum. © Laromana28 / Reddit
Siz yalnız olmak hakkında ne düşünüyorsunuz? Bu, sizin için zenginleşebileceğiniz bir dönem mi, yoksa acı verici mi? Neden? Gelin, bunu yorumlar kısmında konuşalım!